 |  |
 |
|
Yolcu var havalimanı yok
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, bence en başarılı bakanlardan biri.
Sürekli bir çaba içinde.
Talihsiz tren kazası üzerinde bir leke gibi dursa da, "bakan" değil, "yapan" bir bakan.
Türkiye'de hava taşımacılığının bugün geldiği ve yakın bir gelecekte geleceği noktada onun çok emeği var.
Yıldırım'ın açtığı rekabet ortamında Pegasus, Atlas, Onur gibi havayolu şirketleri müthiş bir rekabet başlattı. Bu rekabet THY'yi olumlu etkiledi. Toplam yolcu sayısında 10 milyon civarında bir artış oldu. Daha da olacak. Ancak bütün bunlar yapılırken bir şey unutuldu: Taşımacılık altyapısı.
Yolcu ve sefer sayısı katlanarak artarken, bu yolculara ve onları taşıyan uçaklara hizmet verecek havalimanları aynı kaldı.
Özellikle pek çok şirketin "Ana Hub" olarak kullandığı Atatürk Havalimanı artık çok yetersiz.
Tek pistli havalimanı yüzünden uçaklar havada dakikalarca beklemek zorunda kalıyor.
İnenlerin ise yanaşabileceği bir körük, park edebileceği bir alan yok. İstanbul'a vaktinde ulaşan bir uçak en az 15-20 dakika kent üzerinde turluyor. İndikten sonra bir o kadar da yerde park yeri bekliyor.
İç hat terminalinin durumu da farklı değil. Her sabah en az yarım saat güvenlik kuyruğu, bir o kadar check in kuyruğu uçakla yolculuğu ıstırap haline getiriyor. Çok açık görülüyor ki, önümüzdeki yıl Atatürk Havalimanı iflas edecek.
Atatürk Havalimanı'na gerçekten işe yarayacak yeni bir pist ve yeni bir iç hatlar terminali şart.
Ama DHMİ bu durumun farkında bile değil.
|
