| |
|
|
Bir görülesi sergi..
HER defasında "Artık gitmeyeceğim" diyorum.. Gittiğimde kendimi tutamayıp bir şey alıyorum mutlak.. Hadi parasından vazgeçtik.. Evde, işte asacak yer kalmadı, duvarın dibine dayalı duruyorlar.. Rotasyonla değiştiriyorum, olacak şey mi?.. Müşfika Sezen Kocabay'ın sergisi de gelip tam G. Mall girişindeki galeride düzenlenmez mi?.. Haftada birkaç kez takıldığım yer.. Gel de gezme.. Enfes bir minyatür sergisi.. Bu arada öğrendim ki, minyatürün küçüklükle falan alakası yokmuş.. Kırmızı astar boyasına miniare denirmiş Latince'de, ordan gelirmiş.. Kocabay klasik minyatür tekniğini kendi yorumu ile nakış gibi işliyor tuvale.. Üç Güzeller dediği tablonun önünde çakıldım kaldım.. Üç Güzeller, Sultanahmet, Ayasofya ve Topkapı!.. Arkalarında da Marmara.. O kadar çakılınca da kırmızı nokta çerçevenin dibine kondu.. Muzo, "Sen bu işten anlıyorsun Hıncal Ağabey" dedi gülerek ve listeyi uzattı. Serginin en pahalı yapıtıymış beni çarpan meğer.. Yasemin öderken değil, tablo gelince isyan ediyor.. " Koyacak yer bulmadan almayın" diye.. Huylu da huyundan vazgeçemiyor!.. Hafta sonu yolunuz Dolmabahçe'ye falan düşerse, uğrayın mutlak..
|