Yılmaz: Hükümet gelirler politikasına bağlı kalsın yeter
Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, hükümetin kendilerine yapacağı en büyük iyiliğin gelirler politikasına bağlı kalmak olduğunu söyledi.
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz piyasaların hareketli olduğu şu günlerde hükümete Londra'dan mesaj verdi: Hükümetin Merkez Bankası'na yapacağı en büyük iyilik gelirler politikasına bağlı kalması olur. Döviz kuru politikasını hükümet ile birlikte belirlediklerini, ancak uygulamaların tümüyle Merkez Bankası'nın insiyatifi altında olduğunu hatırlatan Yılmaz, piyasalarda halen faizin yükselteliceğine dair beklenti olduğuna ilişkin değerlendirmelere, "Eğer gerekirse faiz oranlarını yükseltmekten çekinmeyiz" yorumunu yaptı. Yılmaz, Londra'da AK Yatırım'ın
düzenlediği "Türkiye'de Para Politikaları ve Yatırım Olanakları" konulu konferansta bir sunum yaptı ve yabancı yatırım bankalarının temsilcilerinin sorularını yanıtladı. Yılmaz'a iletilen sorular ve sorulara verdiği yanıtlar şöyle:
* Hükümetin Merkez'e yapacağı en büyük destek ne olur? En büyük iyilik, gelirler politikasından taviz verilmeden uygulaması olur.
* Yabancıların menkul kıymet alımsatımlarında stopajın sıfırlanması kararını nasıl buluyorsunuz? Çok önemli bir adım. Bu karar yabancı portföy yatırımlarının yeniden Türkiye'ye gelmesine yol açabilir.
* Siz hep piyasaları izleyip sonra tepki veriyorsunuz. Oysa kredibilite sahibi olmak için önceden tedbir almanız gerekmez mi? Kredibilite kazanmak için önceden tedbir almak gerektiğine inanıyorum. Bizim yaptığımız da tam bu. Piyasaların nasıl tepki verdiğini görmek istedik. Yeni bir yükseltme gerekirse, biz de politikalarımızı buna göre ayarlayacağız. Biz piyasaların arkasından gitmiyoruz. Gözlemliyoruz. Bu konuda proaktif tutum içindeyiz. Gerekirse harekete geçmekten çekinmeyiz.
* Liranın zayıflaması bir kısırdöngü haline geldi. Bu sadece dış etkenlere bağlı değil. İç gelişmeler de etkili değil mi? Süreç içinde yükseltme gerekirse, önce rakamlara bakarız. Bunu tereddütsüz yaparız. Türkiye'deki iç gelişmelere gelince bunlar hayatın gerçekleri. Bunlar cumhurbaşkanlığı seçimleri, genel seçimler, Kıbrıs gibi konular. Gözlerimizi bu gerçeklere kapatmıyoruz. Biz siyasi sorunları çözemiyoruz. Zaten hesaplarımız içinde bunlar var. 'Bunlar bizi etkilemez' diyemeyiz.
