İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, ünlü İspanyol mimar Jose Maria Tomes Llavador'un İstanbul'a 1 milyar dolar değerinde hem proje, hem de yatırım yapmak istediğini söylediğini, kendisine Yedikule'de Gazhane bölgesini gösterdiklerini bildirdi.
Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda ''Masal Masal İstanbul 23 Masal 23 Eser'' projesinin tanıtımının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Topbaş, ünlü mimarın daha önce İstanbul'a birkaç kez geldiğini, son gelişinde de ''İstanbul'da yatırım alanları var
mı? Hem kente proje yapmak, hem de ciddi yatırım yapmak istiyorum'' dediğini ifade ederek, şu bilgileri verdi:
''Yedikule'deki Gazhane bölgesini ve birkaç yeri kendisine söyledik. 'Yardımcı oluruz' dedik. Bu alanlar içinde Yedikule bölgesi kendisine ilginç geldi. Ön hazırlıkları yapmış, bize takdim etmek istedi.
Temmuz ayında bir teklif sunmak için gelecek. Koruma Kurulu'ndan da bahsettik kendisine. Sur bandı içinde bir alan olduğu için, oradaki kulelerin, surların ve gazhanenin dikkate alınması gerektiğini söyledik. Rahatsız edici boyutta olmayan, tarihi çevreyle bağdaşan bir proje olmalı. Fonksiyon olarak da bir şey söylemedi. Biz yönlendirme yaptığımız takdirde mimarın ufkunu daraltmış oluruz.''
Topbaş, bu alanı direkt bu mimara vermelerinin de mümkün olmadığını ifade ederek, ''İhale usulü verilir veya projeler önerilir.Seçici kurul bunlardan hangisini uygun görürse, ona verilir. O yerleri değerlendirmek istiyoruz, ama bunu önyargısız, başkalarının teklifine de açmak durumundayız. Böylece kentin önemli vizyon projeleri ortaya çıkar'' dedi.
Bu alanla ilgili bir iş adamının hazırladığı proje ve teklif bulunduğunu da belirten Topbaş, ne kadar farklı proje gelirse, o kadar çok bilgileneceklerini söyledi. DUBAİLİLER ACELE EDİYOR
Topbaş, Dubai Towers'in yapılacağı Levent'teki arsanın değerlendirme çalışmalarını yürüttüklerini belirterek, ''Değer tespiti yapıldıktan sonra masa başında 'büyük para veririm' diyenleri de Dubailileri de çağıracağız. Orada konuşacağız ve tartışacağız. Basının da bunu takip etmesini istiyorum. Bu kentin değerlerini kent adına en iyi şekilde kullanmayı hedefliyoruz'' dedi.
Modern yüzüyle, çağdaş gelişmeleri de kapsayan, ama geçmişi inkar etmeyen bir İstanbul oluşturmak durumunda olduklarını ifade eden Topbaş, ''Dubaililer bu konuda acele ediyor. Önemsedikleri projelerden birisi. İstanbul'da başka yatırım talepleri de var. Farklı bakanlıklarla görüşmeleri de var'' dedi.
Topbaş, Abu Dabi'den bir yatırımcı grubun da Türk-Arap Forumu'nda kendilerini ziyarete gelerek, bazı alanları istediklerini bildirdi.
O gruba da Küçükçekmece'deki proje alanı, Kartal'daki yatırım alanları ve başka yerlerden bahsettiklerini anlatan Topbaş, ''Kendileri bu alanları helikopterle gezdiler. Florya'daki Akvaryum projesini yap-işlet olarak şu haliyle verebileceğimizi söyledik. Gelen yatırımcılara bunları öneriyoruz'' dedi. YENİ PROJE ALANI KAĞITHANE CENDERE VADİSİ
Topbaş, yeni bir proje alanı olarak da Kağıthane Cendere Vadisi'ni belirlediklerini kaydederek, şunları kaydetti:
''Burası ağırlıklı sanayi bölgesi ve dönüşüme girmesini arzuluyoruz. Burasının da bir yarışmaya çıkarılmasını İstanbul Metropoliten Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi'ndeki hocalara söyledim. Hazırlık yapılıyor. Oradaki sanayicilerle oturulacak. Kendilerinin mevcutlu haklarını zayi etmeden, yine onların kullanabileceği bir gelişmeyi, İstanbul'da çok önemli bir vizyon bölgesi haline getirmek istiyoruz. Dereyi ıslah ederek, oradaki trenindevreye sokulması için TCDD bir projelendirme çalışması yapıyor. Yeni bir etkilenme ve sinerji merkezi haline getirmek istiyoruz.''
Topbaş, Levent bölgesindeki plaza ve gökdelenlerin yüzde 40-60'ının boş olduğunun söylendiğini, uluslararası boyutta ve bunu çok iyi pazarlayan dünyanın en iyi yönetim merkezlerinin burada konuşlanmasını sağlayacak bir aktiviteyi getirmeyi kent adına çok önemli gördüklerini söyledi.
İstanbul'un, Avrupa ve Ortadoğu iş çevrelerinin görüşmelerini yapacakları merkez olmasını istediklerini dile getiren Topbaş, şöyle devam etti: ''Bölgenin bütün enerjisi ve sinerjisi, İstanbul'a aksın isteriz. Böyle bir cazibe merkezi kendi kaynağımızla olamıyorsa, bunu oluşturacak ortamları davet etmek gerekiyor. Burası da böyle bir yer. Ama bunun biraz yanlış değerlendirildiği kanaatindeyim. Çağdaş dünyanın ufkuna ulaşmamız gerekiyor. Küresel sermayenin ülkemize ve İstanbul'a girişini çekememezlik yapmak, onları caydırıcı birtakım davranışlarda bulunmak, ülke adına menfaat getirmez. 'Bu ülke ve kente yatırım yapılmaz' demek, hoş değil. Artık İstanbul'un, dünya ile bütünleşen ve etkilemeye çalışan bir kent olduğunu hissettirmesi lazım.''