  |
|
Ya Şundadır Ya...
 TOZ toprak yatıştığına göre Mehmet Ali Erbil olayını yorumlayabiliriz. Bu sütunlarda Mehmet Ali Erbil'in şov anlayışını çokça eleştirdim. Türkiye'nin en iyi şovmeninin bazen ölçüyü kaçırdığını, kontrolü kaybettiğini yazdım, durdum. Ben, don indirme olayından önce programda halı kazanmak için takla atan yaşlı kadınlardan birinin boynunu kırmasını ya da seyircilerin arasında dolaştırılan yılanlar nedeniyle birinin kalp krizi geçirip, ölmesini bekliyordum. Neyse ki, beklenen kaza, nispeten daha hafif bir şekilde atlatıldı. Bu, Mehmet Ali'nin canlı yayındaki ikinci kazası. Yıllar önce Çarkıfelek'te açık unuttuğu mikrofonu nedeniyle kuliste ettiği küfürler canlı yayına yansımış, olay örtbas edilmişti. Ama bu kez, rezilliğin örtülecek yanı yoktu. Eminim ki, Mehmet Ali bu olayda en fazla üzülen kişidir. Ama üzülmek ve özür dilemek, 'geliyorum' diyen kazalar için geçerli değil. Bu kontrolsüz eğlenceyi kıyasıya eleştirirken bazı meslektaşlarım beni adeta RTÜK ihbarcısı ilan etmişlerdi. Umarım bu son olayda zavallı Tikli Hilmi'den daha çok, onların yüzü kızarmıştır! Görünen o ki, Mehmet Ali Erbil programına Show TV ekranlarında devam edecek. Programa benden yeni bir isim önerisi: "Ya Şundadır, Ya Donda!"
NOT: Günaydın'ın pazar sayfaları cuma öğlende baskıya veriliyor. Pazartesi ise benim yazı günüm değildi. Bu nedenle olayla ilgili yorumum bugün yayınlanabiliyor.
|
