'Bonus' kulağı geçti
Hey gidi günler hey!.. Galatasaray'ın Franck Ribery'yi getirdiği günlerdi... Fenerbahçe dolu dizgin gidiyordu... Ligde şampiyonluklarla kucaklaşıyordu... Transferde büyük isimlerle imza şov yapıyordu... Fenerbahçe, Anelka'yı Manchester City'den almıştı... 10.5 milyon dolardan bahsediliyordu... Lider Fenerbahçe dünya çapındaki Anelka'yı alırken, 4 puan gerisinde ikinci durumdaki Galatasaray, işleri borç harç götürdüğünden, Fransa'da iş yapan bir yöneticisi kanalıyla, sessiz sedasız buruşuk suratlı bir çocuğu transfer etti... Çocuğun adı Franck Ribery idi... Gençti; ne yapacağı belli değildi... Parası, gücü ve liderliği yerinde Fenerbahçe'nin şovlarıyla ünlü ismi Ömer Çavuşoğlu esprisini patlattı.. "Galatasaray'ın aldığı bu çocuk, olsa olsa Anelka'nın bonusu olur..."
Topu topu 1.5 yıl geçti bu sözlerin üzerinden... Fransa Milli Takımı'nın teknik direktörü Raymond Domenech büyük umudu Cisse sakatlanınca, Dünya Kupası için Milli Takım'a adam aramaya başladı... Herkes yazıp çizmeye başladı.. "Cisse'nin yerine Anelka geliyor..." Oysa Domenech, Anelka'ya rağbet etmedi... Olimpique Lyon'dan Sidney Govou'yu kadroya aldı... Fransız teknik adamın, sağ kanatta sonradan oyuna giren ve rakip takımı dağıtan kozu ise Ömer Çavuşoğlu'nun bonusu Ribery... Galatasaray Ribery'yi aldığında Ömer Çavuşoğlu, "Anelka'nın bonusu olur!" diyordu... Şimdi Dünya Kupası'nda Ribery, Fransız Milli Takımı'nın sağ kanattaki umudu... Anelka ise, Cisse sakatlandığı halde, takıma alınmadı...
Kısaca "Bonus kulağı geçti..." Bu olay da bir şeyi gösterdi... Futbolda büyük lokma yiyeceksin, büyük laf etmeyeceksin... Her zaman parayla en iyisini alacağını sanmayacaksın... İş geleceği görmekte... Kimin ne iş yapacağını önceden kestirmekte... Şimdi ne Ribery, Galatasaray'da... Ne de Anelka, Fransa Milli Takımı'nda... Beşiktaş da farklı değil... Öyleyse ne diyeceğiz?.. Hep beraber... Hoş geldiniz annelerinizin ligine...
|