|
|
|
Perihan Mağden polisi Bakan Gül'e şikayet etti
"Polis, yazdığı yazıdan dolayı yargılanan bir vatandaşı korumayıp, linç kalabalığını korudu".
Gazeteci-yazar Perihan Mağden, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e mektup yazarak, önceki gün yargılandığı mahkemede polisin tutumunu sert bir dille eleştirdi. Mağden, polisin saldırıyı önlemek bir yana yanlı tutumuyla saldırganları koruduğunu söyledi. Yazdığı bir yazı nedeniyle "Basın yoluyla halkı askerlikten soğutmak" suçlamasıyla, hakkında 3 yıl hapis istemiyle dava açılan ve önceki gün Sultanahmet Adliyesi'nde yargılanmasına başlanan Perihan Mağden, burada yaşananları bir mektupla Dışişleri Bakan'ı Gül'e şikayet etti. Mağden, polisin kendisini
değil, aleyhte gösteri yapanları koruduğunu belirterek şöyle dedi:
AB KARŞITI TAKIM "Böylesine meczup/gariban/her türlü provokatif eylemi yapmaya açık ve sicili kabarık bir güruha gösterilen müsamahanın, tanınan hakların yüzde/binde birinin başka 'normal' insanlara ve meselelerine tanınmayacak olması gerçeğinin mantığı nedir? Bir saati aşkın süre 'Cariye', 'Maşa', 'İsrail'e git', 'PKK'lı' diye mütemadiyen bağıranlar 'Şehit Anneleri Derneği Başkanı' gibi bir şemsiyenin koruması altında mıdır?" Avukatı Ümit Abanoz'un o an görev başında olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı'na giderek "taşkın kalabalığın adil yargılama hakkını ihlal ettiğini" söylediğini belirten Mağden, Savcı'nın 'Tamam bir şeyler yaparız" demesine rağmen hiçbir şey yapılmadığını, Adliye koridorundaki linç havasının dağıtılmadığını söyledi. Avukat Abanoz'un defalarca polis müdürüne kalabalığı adliye koridorundan çıkarması gerektiğini söylediğini, polis müdürünün ise "toplumsal eylemlere müdahale edemiyoruz" yanıtını verdiğini anlatan Mağden, şöyle devam etti: "Orada bulunan Polis Müdürü'nün nezdinde kronik, sorunlu/okumasız/yazmasız/ densiz bir güruhun Toplumsal Eylem Hakkı (!) Adliye Koridoru'nda üstelik, benim adil yargılanma hakkımdan, can güvenliğimden, sanık savunma haklarımdan çok çok daha mı önemli." "Türkiye'nin Avrupa Birliği ile yollarını sonsuza dek ayırmasını isteyen bir takım" olduğunu söyleyen Perihan Mağden "Bunlar 'malum' demokratlardan birine yönelik menfur bir eylemi gerçekleştirirlerse, bunun Batı dünyasındaki yankıları çok çok daha büyük, Türkiye'yle ilişkileri kopma noktasına getirmede çok çok daha etkin olur" dedi. Mağden mektubunu şöyle bitirdi: "Türkiye Cumhuriyeti Polisi, yazdığı bir yazıdan dolayı yargılanan bir vatandaşını korumamayı, bir linç kalabalığının önüne terk etmeyi tercih ederek, beni tam anlamıyla korumamıştır ve bilmiyorum polisin böyle bir tercihte bulunuyor olmasının sizce çok vahim bir mesajı da bulunmamakta mıdır?"
SABAH'A DA ELEŞTİRİ Perihan Mağden, Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı'ya yazdığı mektupta da, "Saldırıyı polis önledi" başlığını eleştirdi. Mağden, "Aksine polis, koruması gereken bizleri değil de, orda Özgür Eylem Hakkı'nı hem de Adliye'nin üçüncü katının geniş koridorlarında kullanmak isteyen meczuplar birliğini çembere alarak bizi tamamen koru(n)masız bıraktı" dedi. Mağden, haberdeki "Perihan Mağden konuşmaktan kaçındı" ifadesini de eleştirdi ve "Ben duruşmanın başından beri bütün gazetecilere 'Savunmam demecimdir' dedim" dedi.
|