|
 |
 |
'Babalık testi' zorunlu oluyor
Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tasarısı Taslağı ile babalık tespiti davalarında, kişinin kan verme ve vücudundan sıvı ve doku alınmasına izin verme zorunluluğu getiriliyor.
Taslağa göre, görüntü ve ses aktarımı ile duruşma yapılabilecek. Yargı reformu çerçevesinde, 18 Haziran 1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda uygulamadan kaynaklanan aksaklıkları gidermek, davaların hızlı, basit, en az giderle ve etkin bir biçimde görülmesini sağlamak amacıyla bir kanun tasarısı hazırlamak üzere, yüksek mahkeme üyeleri, bilim adamları ve uzman personelden oluşturulan Komisyon taslak çalışmalarını tamamladı.
Komisyonunun hazırladığı tasarı taslağı, Hakim Evi'nde düzenlenen törenle Adalet Bakanı Cemil Çiçek'e sunuldu. Tasarının, 1 Ekim 2006'da TBMM'ye sevk edilmesi planlanıyor.
Tasarı taslağında öngörülen yenilikleri açıklayan Komisyon Başkanı ve Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez, taslak ile Türkiye'de daha etkin, hızlı ve adil yargılama sürecinin amaçlandığını söyledi.
Taslağın ilk bölümünde genel olarak 1086 sayılı kanun hükümlerinin muhafaza edildiğini belirten Prof. Dr. Pekcanıtez, taslakla doğruyu söyleme, dürüstlük ilkesi gibi yeni evrensel ilkeler getirdiklerini belirtti.
Davaların basın tarafından izlenmesiyle ilgili düzenleme yaptıklarını kaydeden Pekcanıtez, Avrupa'da hiçbir ülkede basının duruşmaları kamerayla izlemediğini, duruşmalarda ses ve görüntü kaydının yasak olduğunu hatırlattı. Bunun Türkiye için de geçerli olduğunu söyleyen Pekcanıtez, ancak hakimin duruşma öncesi veya bitiminde basının görüntü almasına izini verebileceğini dile getirdi. Pekcanıtez, basın mensuplarının duruşmaları izlemesinde herhangi bir engelin söz konusu olmadığını ifade etti.
''DAVACIDAN AVANS ALINCAK''
Bazı davaların masraf ve giderler nedeniyle gecikebildiğini, davaların bu nedenle gereksiz yere uzadığını anlatan Pekcanıtez, burada en önemli yeniliğin davanın açılmasıyla davacıdan avans alınması olduğunu kaydetti. Pekcanıtez, böylelikle dava sırasında her işlem için yeniden masraf alınması, masrafın çeşitli nedenlerle yatırılmaması nedeniyle yaşanacak süre kayıplarının önlenmesinin amaçlandığını anlattı.
Bazı davalarda yargılamaya başlandığını ancak toplanması gereken deliller, belgeler getirilemediği için duruşmaların yapılamadığını belgelerin istenmesi için tekrar yazı yazılmasına karar verildiğini belirten Pekcanıtez, bu zaman kaybını da önlemek için ''ön inceleme'' adı altında duruşma yapılması ve bu tamamlanmadan duruşmaya geçilmemesini karar verildiğini bildirdi.
Taraflar arasındaki uyuşmazlıkların yargıya intikal ettirilmeden çözülmesini de amaçladıklarını söyleyen Pekcanıtez, uyuşmazlıklarda, dava önüne gitmeden taraflar arasında uzlaşma sağlanması halinde, bunun yargının yükünü hafifleteceğini dile getirdi.
''GÖRÜNTÜ VE SES AKTARIMI İLE DURUŞMA''
Pekcanıtez, görüntü ve ses aktarımı ile duruşma yapılması imkanının getirildiğini kaydederek, mahkemeye gelmeyen kişilerin veya vekillerinin ses ve görüntülerinin nakledilmesi yolu ile bulundukları yerden duruşmaya katılabilmesi ve dava ile ilgili işlemler yapabilmesinin sağlanacağını bildirdi. Pekcanıtez, Ankara'da bulunan bir kişinin, Ankara Adliyesi'nden, İstanbul'daki mahkemesine ses ve görüntü kaydı ile katılabileceğini anlattı. Pekcanıtez, bu uygulamanın, Ulusal Yargı Ağı Projesi kapsamındaki illerde gerçekleştirilebileceğini belirtti.
Taslakta, keşifle ilgili de yenilikler getirildiğini anlatan Pekcanıtez, 1086 sayılı kanundan farklı olarak, keşfin sadece taşınmazlara ilişkin olmadığının, dava konusu uyuşmazlık hakkında keşif yapılabileceğinin daha açık düzenlendiğini bildirdi.
Ayrıca keşfe katlanma zorunluluğu ve soy bağının tespiti için inceleme yapılması hakkında yeni düzenlemeler getirildiğini kaydeden Pekcanıtez, böylelikle, kamu düzenini de ilgilendiren soy bağının tespitinde, örneğin babalık tespiti davalarında, kişinin kan verme ve vücudundan sıvı ve doku alınmasına izin verme zorunluluğu getirildiğini ifade etti.
(AA)
|