|
|
|
|
|
|
Pastörize süt anne sütünün yerini alamaz
İnek sütü (pastörize); demir ve C vitamini açısından yetersizdir, bağırsaklarda gözle görülmeyen gizli kanamalara ve demir eksikliği anemisine neden olur.
İlk bir yıl inek sütü ile beslenen bebeklerde, alerjik hastalıklara yakalanma çok yüksektir.
İnek sütü ile beslenen bebekler, daha mineral, özellikle sodyum, potasyum klor alır. Bu da bebeğin henüz tam gelişmemiş böbrek fonksiyonlarını ve su elektrolit dengesini olumsuz etkiler. Bebek kaybına daha yatkın olur.
İnek sütü, anne sütünde ve bazı mamalarda bulunan ve hayati öneme sahip olan bebeğin retina tabakası, beyin hücreleri ve doku hormonlarının gelişiminde rol oynayan Omega 3 ve Omega 6 yağ asitleri gibi maddeleri içermez.
İnek sütünün içerdiği yağ nedeniyle hazmı oldukça güçtür. Düşük D vitamini içeriği nedeniyle; kemik ve iskelet gelişimini de sağlayamaz.
* Püre vermekten ne zaman vazgeçmeliyim? Bebeğin süt ihtiyacı hiçbir zaman ilk yıldaki kadar önemli değildir. Bebeğin yine de günde 400-500 mililitre süt almasını tavsiye ediyoruz. Bu süt, inek sütü olabileceği gibi vitamin ve minerallerle zenginleştirilmiş olması da iyi olacaktır. Yağ ve karbonhidrat içeriklerine de ayrıca dikkat edilmelidir. Bunlar beyin ve göz gelişimi açısından son derece önemlidir. Ayrıca prebiyotik lif içermesi de daha faydalı olacaktır.
* Çocuk ne zaman kendi kendine yemeğe başlar? Bu süreç bebekten bebeğe değişiklik gösterir. Bazı aileler, bebeklerinin eline bir parça ekmek vererek onu çiğnemeye alıştırmaya çalışıyor. Eğer bebek eline verilen ekmeği yutabiliyorsa, bu bebeğe daha katı gıdalar verilebilir. Ayrıca bebeği kaşığa zorlamamak çok önemlidir. Eliyle yemesine izin vermek gerekir. Bebeğin hayatının ilk yıllarında gelişimine, dokunma duyusuyla başladığı unutulmamalıdır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|