|
|
"Doğum sancılarını bir başkası çekerken..."
Oscar ödülleri her zaman tartışma konusu olmuştur. İşte sinemanın başkentinden seçme yorumlar: Trevor Howard: En İyi Oyuncu Oscar'ı almanın bir yararı kalmadı artık. Bana inanmıyor musunuz? F. Murray Abraham'ı hatırlayanınız var mı? Amadeus'la ödül almıştı. Şimdi bunu hatırlayan tek kişi benim! Curt Jurgens: Paul Scofield de Oscar ödülünün yarar sağlamayacağı oyunculardan biri. Yeteneği var, ama yıldız niteliği yok. On yıl sonra kimse adını hatırlamayacak! Hugh Griffith: Bir Oscar ödülü de bana verdiler. Ben Hur'la. Bu işin eğitimini aldım, yaşamım boyunca çalıştım, sahneye çıktım, en iyilerle oynadım. Derken göz kamaştırıcı palavra bir filmde buldum kendimi. Ama Ben Hur bir sürü Oscar aldı. Charlton Heston bile Oscar aldı. Bu da oyunculuk açısından benim aldığım ödülün değerini düşürdü. Anne Baxter: Oscar ödülünü veren Akademi doktorlardan oluşmuş sanki. Elizabeth Taylor nefes borusu ameliyatından, Patricia Neal de beyin tümöründen ötürü Oscar aldılar. Benim de iş yaşamımda en büyük atılımım güzel bir rolle değil, ancak sıkı bir hastalıkla gerçekleşebilir. John Huston: Ray Milland Oscar'ı haketmedi. Kaybolan Haftasonu (The Lost Weekend) alkolizme karşı ilk filmdi. Etkisi büyük oldu. O rolü W.C. Fields de oynasa Oscar'ı alırdı. Glenda Jackson: Doğum sancılarını bir başkası çekerken siz hamile kalırsınız; Oscar'a aday gösterilmek böyle bir şey işte. John Simon (Oscar'la ödüllendirilen Art Carney için): Öylesine donuk ve budalaca oynuyor ki Oscar'ı haketti.
|