|
|
|
|
|
|
|
|
Şişmanlık ve yeşil çay
Geçen hafta yeşil çayın antioksidan özelliği, kalpdamar rahatsızlıkları ve kansere karşı koruyucu rolüne yönelik deney sonuçlarından bahsetmiştik. Son yıllarda, yeşil çayın "yağ yakıcı-termojenik" etkileriyle ilgili bilimsel çalışmalar dikkati çekiyor. Yemek alışkanlıklarına bağlı olan şişmanlık sorunlarında çayın polifenolik bileşenlerinin (çay kateşinleri), bilhassa epigallokateşin gallat-EGCG, etkili olabileceğine ait deney hayvanı ve insan çalışmalarının sonuçları yayınlanıyor. Yapılan çalışmalarda polifenolik bileşenler bakımından zenginleştirilmiş yeşil çay ekstresinin esmer adipoz dokuda yağların yakılmasını artırdığı bildiriliyor. Muhtemelen bu termojenik etkiye bağlı olarak yeşil çay ekstreleri farelerde daha fazla enerji harcanmasını sağlıyor. Yine yağlı diyet uygulanan farelerde EGCG'ın karaciğer yağ metabolizmasını hızlandırdığı ve dolayısıyla şişmanlamayı önleyici/zayıflatıcı etki gösterdiği bildiriliyor. Bir başka çalışmada ise EGCG'ın karaciğerde glukoz üretimini baskıladığı gözlenmiş. İnsanlar üzerinde yürütülen bir çalışmada çay polifenolleri ve kafeinin birlikte uygulandığında 24 saatlik süreçte enerji tüketimini artırdığı ve 3 ay boyunca uygulandığında vücut yağ oranını düşürdüğü tespit edilmiş. Yani kafeinle birlikte çay polifenollerinin yağ yakıcı etkisi artıyor. %94 EGCG ve %0.1 kafein içeren yeşil çay ekstresi "Teavigo" ile fareler üzerinde yapılan bir çalışmada ise, EGCG'ın, muhtemelen yiyeceklerin sindirim sisteminde emilimini azaltarak, karaciğer ve yağ metabolizmasını etkileyerek zayıflatıcı etkisini gösterdiği sonucuna varılmış. Yeşil çay tüketen Uzak Doğulu toplumların genel olarak, oldukça ince/zayıf olduklarını düşünürsek bu akla yakın görülüyor. Bu etkiyi deneylerle açıklamaya yönelik çalışmalar sürerken, piyasaya "yağ yakıcı yeşil çay" formülasyonları sürülüyor. Bir formülasyon da piyasaya sunulmak üzere Sağlık Bakanlığı'ndan izin almıştır resmi analizleri tamamlanmadığından piyasaya çıkamadı; sanırım yakında çıkar). İki hafta önce haber bültenlerindeki bir haber beni endişelendirdi. "Kafein ile zayıflayın", "zayıflama diyetlerinde kafein destekleyici unsur olabilir". Sanırım, açıklamayı yapan diyetisyenin amacı bu değildi, böyle bir açıklama yapması mümkün olamaz ama haberi dikkat çekici kılmak isteyen bir kişinin masum (??) bir başlığı belki! Hatırlar mısınız bilmem, ilk yazımda "üç bacağı koparılan pirelerin sağır olduğu" şeklinde bir fıkra yazmıştım. İşte tam uyan bir örnek. Söz konusu haberde çay, kahve ve kolalı içecekler ile alınan kafeinin zayıflamada yararlı olduğunun ispatlandığı ifade ediliyor. Bilimsel çalışma olarak da benim yukarıda bahsettiğim üç ay süreli çalışmadan bahsediliyor ama bakış açısı "pire örneği" gibi; 270 mg EGCG + 150 mg kafein içeren yeşil çay karışımının şişman deneklere uygulanması ile 3 ayda vücut ağırlığı ve yağ dokusunda azalma sağlandığından bahsediliyor ama başlık kafein! Yazıda günde 1,5 bardak kahve tüketilmesi öneriliyor. Ama kahvede EGCG bulunmuyor! Yazının alt taraflarında kafein kullanımının olası zararlarına dikkat çekilmiş ama başlıktan sonra okuyan çıkar mı bilmem!
BİR BAŞKA ÖRNEK Bir başka örnek; bitkisel bir madde olan "efedrin" de "termojenik-yağ yakıcı olarak" bilhassa A.B.D.'de yaygın kullanılmaktaydı. Güçlü erkek vücut fotoğraflarını hatırlarsınız! Normal dozun 60 misli kullanılıyordu. Yanlış okumadınız. Ancak akli denge bozuklukları, intihara varan depresyonlara yol açtığı için 2003'te Dünya Sağlık Örgütü tarafından efedrinin bu şekilde kullanılması yasaklandı. Ama efedrinin solunum yolunu açmak için normal dozda kullanımı devam ediyor. Yani kafein içeren içeceklerin yüksek miktarlarda tüketilmesi de benzer riskler ortaya çıkarabilir. Aman dikkat; "Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın!".
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|