Su, su, su...

Pazar yazılarını helmeli bir kıvamda pişirmek, tatil sabahının rehavetine uygun bir tarzda da süslemek gerek... Hayatın ağır ve bunaltıcı temposunun bazen oksijenli tek bahçesi bu tatil günleri olabiliyor çünkü... Öyle anlarda insan ağır yüklerden, kirden pastan, çileden uzak durmayı yeğliyor... Her gece rüyasında kendini kral gören çöpçü gibi... Benim bu duruma hiç bir itirazım yok...

* Pazar günkü Kanatlı Karınca'lara, hafta boyu kırlardan değişik ot toplar gibi farklı konular bulmaya sıvansam da, ona zihnimde ayrıcalıklı bir yer ayırmaya çalışsam da, hatta pazar yazılarında tanıtmak için can attığım kitapları masamın üzerinde biriktirsem de, bazen bir olay tüm bunların önüne geçiveriyor... Ve kaideyi bozuyor... Geçen hafta, dünyada "bir bardak suya muhtaç milyarlarca insan" gerçeği de böyle oldu... Biz aldırmadık ama uygar dünya basını Meksika'da toplanan Dünya Su Kongresi'ni çok yakından izledi... Ve yeryüzündeki hala sudan mahrum milyarlarca insanı kendi kamuoylarına yansıttı... Bu halledilemeyecek bir iş değil, yeter ki biraz daha para harcansın... Buna rağmen bu durumun sürmesini de, ben hep birlikte tartışılması gereken "global vicdan" kavramında sorgulamaya çalıştım.

* Her yıl susuzluğa bağlı hastalıklardan sekiz milyon insan ölüyorsa, bunların yarısından fazlası da beş yaşından küçük çocuklar ise böyle bir utanca duyarsız kalmayı "Nerede bu global vicdan?" diye sorgulamaz mısınız? Neyse ki, okurlar buna mesafeli kalmadılar... Pazar sabahı tatil rehavetini tercih etmediler, susuzluktan kıvrananların yanına gelip ellerini uzattılar...

* 22 Mart gününün Dünya Su Günü olması da, bazı gazetelerin konuyu sayfalarına taşımalarına yardımcı oldu... UNICEF'in gönderdiği bir açıklama, "temiz içme suyu olmayan dünyadaki dört yüz milyon çocuk" için, çocukların işi bizzat ele aldıklarını bildiriyordu... Bu konuda UNICEF'in önderliğinde oluşturulan "Çocuklar Dünya Su Forumu"na katılan çocuklar durumun vahametini dünyaya haykırıp, acil yardım istemişler... Çocuklar Dünya Su Forumu dünyadaki "su aktivisti" çocukları bir araya getiriyor... Su için savaş veren çocuklar tüm dünya ülkelerinde bu işi çözmek için çaba harcayıp duruyor... Nitekim Meksika'daki toplantıya da hem ileri sanayi ülkelerinden hem de Afrika'dan yüz çocuk katıldı.

* Tek tek konuyla ilgili görüşlerini, önerilerini, bilgilerini gönderen okurların yanı sıra İnsani Yardım Vakfı da Afrika'da susuzluktan ölen çocuklar için başlattığı bir kampanyadan beni haberdar etti... Gönderdikleri dokümanda, Afrika ile ilgili şu bilgiler de yer alıyordu: "Şimdi Afrika yeni bir kuraklık dalgasının etkisi altında. Doğu Afrika ülkeleri son elli yılın en büyük kuraklığını yaşıyor. Özellikle Somali, Etiyopya, Kenya, Eritre, Tanzanya ve Burundi'de etkisini gösteren kuraklık binlerce insanın yaşamını tehdit ediyor. Susuzluk ve açlık nedeniyle ölümlerin başladığı Somali'de insanlar su bulabilmek için kilometrelerce yürüyorlar. Ancak, sınırlı miktardaki sudan, ihtiyaçları kadar satın alabilmeleri için günlük gelirlerinden fazlasını vermeleri gerekiyor. Çoğu kişinin ise zaten belli bir geliri yok. 40 derece sıcaklıkta yeme, içme ve yemek pişirme gibi ihtiyaçlarını sadece üç bardak suyla karşılamak zorundalar. Onu da bulamayanlar ise idrarlarını içerek hayatta kalmaya çalışıyorlar."

* Biliyorum, bunlar pazar yazısı tadında ve helmeli kıvamda değil... İnsanların susuzluktan öldüğünü bilirken bu gerçeği hiç duymamış gibi yapamadım. Düşündüm ki orada ölen çocukları kurtarmak için belki bir bardak su da buradan gönderilir. Bir çocuğu kurtarma ihtimali için bir pazar keyfini katlettim. Ama bunun için beni bağışlayacağınızı umuyorum.