Nüktedan kişi günü yaklaşırken
Gerçi daha bir ay kadar var ama, insanların birbirine abuk sabuk şakalar tezgahladığı 1 Nisan adetinin nerden çıktığını bileniniz var mıydı? Bambaşka bir yazı için bambaşka bir bilgiye ulaşmaya çalışırken rastladım bu konuya. İlgimi çekti. "Benim ilgimi çeken, beni okuyanın da ilgisini çeker" mantığıyla hemen taşıdım, bu hafta bana ayrılan sütunlara. "Faydasız bilgi yoktur", diyen meraklısına:
*** 16. yüzyılın ortalarına kadar Avrupa'da yeni yıl, Mart ayının 25'inde başlarmış. "Geldi bahar ayları, gevşedi gönül yayları, hadi öyleyse ne duruyoruz, yenileyelim ince ayarları" hesabı yani.. 1564'te Fransa Kralı IX. Charles, takvimi değiştirerek yıl başlangıcını Ocak ayının birinci gününe almış. O zamanın iletişim şartlarında, sms yok, msn yok, faks, televizyon yok tabii, bazı insanların bundan haberi olmamış. Bazıları da Fransa kralına durduk yerde niye yeni adet çıkardı diye bozulup, bu kararı protesto etmişler. Ve yine eski adetlerini sürdürmüşler. Hatta değişiklik öyle yapılmaz böyle yapılır deyip, 25 Mart'ı 1 Nisan'a çekmişler. Bu tarihte partiler düzenleyip, birbirlerine hediyeler vermişler vs.
*** Diğerleri yani, "Ocak 1, yeni yılı kutlamak için iyidir, kralımız bu tarihi belirlemekle pek bir isabet buyurmuşlardır" diyen yağcı bedirler, eski gelenekçileri "Nisan aptalları" olarak nitelendirip bu güne 'Bütün Aptalların Günü' adını vermişler. Bu günde onlara sürpriz hediyeler verip, örneğin 'yapılmayacak' bir partiye davet edip (Yüzyıllar sonra gerçekleşen Siren Ertan-Ercan Canmutlu örneği gibi), gerçek olması mümkün olmayan haberler üretmişler.
*** Yıllar sonra takvimin ayları yerine oturup, Ocak ayının yılın ilk ayı olmasına alışılsa da, Fransızlar l Nisan gününü kendi kültürlerinin bir parçası olarak kabul edip adeti gittikçe süsleyip, zenginleştirmişler. Sonra da bütün dünyaya yayılmasına neden olmuşlar.
*** Pekiii neden l Nisan şakalarının sembolü 'Nisan Balığı'dır diye sorarsanız; Mart ayının sonlarına doğru, Güneş'in Balık Burcu'nu terk ediyor olmasıdır, derim bende. Sağdan soldan arakladığım bilgilerle.. (Ki bilgi başka nasıl edinilir ki; kitaptan araklarsın, üstadından duyar araklarsın, iletişim araçlarından araklarsın...Ve kimse de sana hesap sormaz. Bilgi, hırsızına ceza gerektirmeyen tek şeydir.)
|