|
|
|
|
Baykal'ı konuşturmadılar
CHP lideri Baykal, Hacettepe Üniversitesi'nde öğrencilerin protestosuyla karşılaştı. Baykal, konuşmasını yarıda kesti..
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Irak'ın çok tehlikeli bir siyasi bölünmenin eşiğinde olduğunu belirterek, Türkiye'nin olaya karışmamasının çok yerinde olduğunu söyledi.
Hacettepe Üniversitesi Beytepe Yerleşkesi'nde düzenlenen ve 3 gün sürecek olan ''Ortadoğu'da Değişen Dengeler ve Türkiye'' konulu ''3. Ulusal Ekonomi, Siyaset ve Dış İlişkiler'' sempozyumu başladı.
Sempozyuma katılan Baykal, konuşmasında, ABD'nin Irak'a müdahalesi, 1 Mart tezkeresi ve bölgedeki gelişmeleri değerlendirirken, Irak-İran savaşından başlayarak süreci
anlattı.
1. Körfez Harekatı'nın Türkiye'yi çok yakından ilgilendiren sonuçlar doğurduğunu kaydeden Baykal, bu harekatın ardından ikinci bir operasyonun planlandığını ve ABD'nin hukuki dayanağı olmadığı halde bir koalisyon oluşturarak Irak'a müdahale ettiğini anlattı.
Müdahalenin nükleer tehdit gibi bir iddiaya dayandırıldığını, ancak ilgili uluslararası kuruluşların bu tehdidin tespiti yönünde bir karar almadıklarını kaydeden Baykal, olayın arkasında aslında enerji ve petrol konusunun bulunduğunu savundu.
Baykal, dünya petrolünün yüzde 25'ini kullanan ABD'nin yerel petrol kaynaklarının giderek daraldığına dikkati çekti.
Baykal, zengin petrol kaynaklarına sahip bulunan Ortadoğu'nun zayıf siyasi yapılanmaların kontrolünde bulunduğunu belirterek, bunun sonucunda ''terör'' sorununun ortaya çıktığını söyledi.
''ÇEKİÇ GÜÇ'E DESTEK VERMEDİM''
1. Körfez Harekatı'nın ardından ''Çekiç Güç'' uygulaması ile Irak'ta Bağdat yönetiminin askeri güç kullanamadığını, egemenlik dışı alanlar oluşturulduğunu kaydeden Baykal, Türkiye'nin bu uygulamaya destek verdiğini anlattı.
Baykal, o dönemde Çekiç Güç'ün görev süresinin uzatılması için yapılan oylamalarda hiçbir zaman destek vermediğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Irak'ın kuzeyinde bugün ortaya çıkan siyasi yapılanmanın arkasında Çekiç Güç uygulamasının sağladığı olanak vardır. Çekiç Güç uygulaması bilinçli olarak gerçekleştirilmiştir. Ortadoğu'da yeni bir siyasi yapılanma, açıkça itiraf edilmese de amaçlanmış, öngörülmüştür. Türkiye bugün Irak'taki siyasi yapılanmadan şikayetçi görünüyor. O siyasi yapılanmaya en büyük katkıyı siz yaptınız. Irak'ta ortaya çıkan siyasi yapılanma çok daha önceden kararlaştırılmış olan bölge ile ilgili bir projenin parçasıdır.''
ABD'nin Irak'a müdahalesi ve 1 Mart tezkeresi ile ilgili süreci de anlatırken, Türkiye'nin askeri harekatın karargahı, cephesi olmaması gerektiğini ısrarla anlattıklarını kaydeden Baykal, Türkiye'nin uluslararası meşruiyeti olmayan bir talebe evet dememesi için çaba harcadıklarını belirtti.
''TÜRKİYE'NİN MACERAYA TAHAMMÜLÜ YOK''
Türkiye'nin farklı etnik yapıları ve inanç gruplarını barındıran bir ülke olduğunu kaydeden Baykal, şöyle konuştu:
''Bir uluslaşma sürecinin içinden geçen Türkiye, bölgedeki çatışmalarda aktif görev almaya çalışırsa bunun en ağır bedelini kendisi öder. Türkiye'nin maceraya tahammül etmesi söz konusu değil. Her savaş bir stres, gerilim ve parçalanma potansiyelini taşır. O harekat sırasında ABD, hiçbir zaman Türkiye'ye 'gelin Ortadoğu'da el ele verelim yeni bir siyasi yapılanma oluşturalım'' teklifinde bulunmamıştır. ABD'li yetkililer Irak için ne düşündüklerini, ne amaçladıklarını bile Türkiye'ye anlatmamışlardır. Türkiye'ye 'üslerinizi, limanlarınızı açın, kullanalım, Güneydoğu'ya 65 bin askerimizi yerleştirelim' denilmiştir.
O süreçte Başbakan ile yaptığım bir görüşmede askerin ne kadar süreyle kalmasını amaçladıklarını sordum. 'Vallahi ben de bilmiyorum' dedi. Bu kabul edilemez bir olaydı. Türkiye'nin Güneydoğu Anadolusu'nda ikinci bir ordu gelip yerleşecekti. Cumhuriyet tarihi boyunca hiçbir zaman başka bir silahlı kuvvet Türkiye'ye girmemiştir. Bir ülkede iki ordu, iki egemenlik olmaz. Siz olur derseniz onun altında kalırsınız. Türkiye, bunun altında kalmak üzereydi.''
''HADDİMİZİ BİLDİRMEYE ÇALIŞTILAR''
1 Mart tezkeresinin reddedilmesi ve Türkiye'nin Irak'a müdahaleye katılmaması üzerine bazı tepkiler ortaya çıktığını ifade eden Baykal, ''Bize çok kızdılar ve haddimizi bildirmeye çalıştılar. Hem ülke olarak, hem de bunun arkasında bulunduğunu düşündükleri kişiler ve kurumlar olarak haddimizi bildirmeye çalıştılar'' diye konuştu.
Irak'a müdahalenin üzerinden 3 yıl geçtiğini kaydeden Baykal, bugün Irak'ın çok tehlikeli bir siyasi bölünmenin eşiğinde bulunduğunu söyledi.
ÖĞRENCİLERİN PROTESTOSU
Baykal konuşmasına devam ederken, salon dışında atılan sloganlar üzerine içerde bulunan bir grup öğrenci de protestoya başladı. CHP'nin ABD üslerine hiçbir zaman karşı çıkmadığını belirten öğrenciler, Baykal'ı ve Üniversite Rektörü Prof. Dr. Tunçalp Özgen'i hedef aldılar. Bunun üzerine Baykal, ''Anlaşılıyor ki artık konuşmamız sonuçlanmıştır, şov başlıyor'' diyerek kürsüden ayrılırken, salonun içinde ve dışında bulunan öğrenciler sloganlarla protestolarını sürdürdüler.
Baykal, gazetecilerin soruları üzerine, sloganları atan öğrencileri işaret ederek, ''Bahar Şenliği yapıyorlar. Geleneksel uygulama, herkes bunu tebessümle karşılıyor'' dedi.
CHP Genel Başkanı Baykal ayrıldıktan sonra da sloganlarla bir süre üniversite yönetimini de hedef alan protestolarını sürdüren öğrenciler, daha sonra dağıldılar.
JANDARMANIN GÜVENLİK ÖNLEMLERİ
Öte yandan, toplantının açılışında kısa bir konuşma yapan HÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Orhan Morgil, Ortadoğu'daki gelişmeler ve ABD'nin Irak'a yönelik müdahalesini değerlendirirken, ''Bir ülkede demokratik sistemin olmaması, ülkeyi felakete götürecek kararların alınmasını önlemektedir. 1 Mart tezkeresi bunun güzel bir örneğidir'' dedi.
Rektör Prof. Dr. Tunçalp Özgen de gerçekleştirilen toplantının önemine değinerek, sadece öğretim yapılan değil bu tür faaliyetlerin de gerçekleştirildiği bir üniversiteyi amaçladıklarını söyledi.
Özgen, kısa sunuşunun ardından Baykal'ı davet ederek kürsüden inerken, ayağa kalkan bir öğrenci tarafından protesto edildi.
Üniversitedeki bazı uygulamalara tepki göstererek, sorunlarını iletmek istediklerinde rektörle görüşemediklerini belirten öğrenci, salonda görev yapan arkadaşlarının müdahalesinin ardından yerine oturdu. Sempozyumun yapıldığı salonun dışında jandarmanın güvenlik önlemleri aldığı görüldü.
(AA)
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|