|
 |
 |
 |
 |
|
Tarihi Rum evinde brunch
Beyoğlu'ndan sonra ikinci şubesini Anadolu Yakası'nda, Moda'da açan Viktor Levi Şarap Evi, şimdi de müdavimlerini pazar brunch'larında buluşturuyor.
Bütün bir hafta çalıştınız, yoruldunuz. Pazar günü hoş bir mekanda ailenizle ya da arkadaşlarınızla birlikte yapacağınız leziz bir kahvaltı, yorgunluğunuzu atmanıza yardımcı olabilir. Eğer İstanbul'un Anadolu Yakası'nda bir mekan arıyorsanız, Moda'daki Viktor Levi'yi tercih edebilirsiniz. Beyoğlu'ndakinden daha geniş bir binada hizmet veren Viktor Levi Moda, büyük bahçesiyle dikkat çekiyor. Ve özellikle bahçenin müdavimlerinden gelen yoğun talepler doğrultusunda artık Viktor Levi Moda'da pazar brunch'ları da başladı. Küçük, sevimli bir girişi olan üç katlı binanın içinden bahçeye geçiliyor. Bahçede boylu boyunca kurulan açık büfe kahvaltı mönüsü oldukça zengin... 99 çeşit peynir, akla gelebilecek her türlü meyve, ev reçelleri, Ayvalık zeytinleri, omletler, pasta ve börekler, ara sıcaklar, zeytinyağlılar, salatalar, soğuk füme et çeşitleri, makarnalar... Çay, filtre kahve ve meyve sularını da sınırsız içebileceğiniz brunch'lar sabah saat 10.00'da başlıyor ve 14.00'a kadar devam ediyor. Viktor Levi Moda'da pazar brunch'larının fiks mönü fiyatı kişi başı25 YTL. Bu fiyata ayrıca beyaz ve kırmızı et çeşitlerinden seçebileceğiniz öğle yemeği de dahil. Açıldığı günden bu yana Kadıköylü şarapseverlerin buluşma noktası olan Viktor Levi, bundan böyle pazar kahvaltıları için de tercih edilen mekanların başında gelecek gibi görünüyor. İstanbul'un en eski şaraphanelerinden biri olan  Viktor Levi'nin oldukça ilginç bir öyküsü var. Viktor Levi Gelibolulu sardalyacı bir ailenin oğludur. Sardalya almak için gittiği Bozcaada'da önce üzüm toptancılığına, daha sonra şarapcılığa başlar. İstanbul'a sardalya getirdiği yerlerden alacaklarını toplarken şarap talebi ile karşılaşır. Şarap toptancılığına başlaması da böyle olur. Bu tarihte İstanbul'da faal olarak çalışan dört tane şaraphane vardır. Bunlar Pano, Diamandi, İzmirli ve Sofaki'dir. Şaraphane sahipleri "Bu şarabı en çok biz satıyoruz" deyip Viktor Levi'ye istedikleri gibi para ödemeye çalışır. Buna sinirlenen Viktor Levi onlara ders vermek için kendi şaraphanesini açar.
RESTORASYON GEÇİRDİ
Böylece faal olarak perakende dünyasına girmiş olur. Önceleri ders vermek amacıyla açtığı şaraphanenin kaliteli şaraptan dolayı gördüğü rağbet Viktor Levi'yi şaşırtır. Sardalya ve üzüm toptancılığını bırakıp sadece şaraba döner. Ta ki 1967 yılında ölene kadar... Viktor Levi öldükten sonra kuzeni Yasef Levi 1985 yılında ABD'ye yerleşene kadar şaraphane faal olarak işler. Dükkan daha sonra kahvehane olur, 1999 yılında Feyzi Büyükerol tarafından satın alınır ve aynı yıl dekorasyon çalışmaları başlar. Viktor Levi Şarap Evi yeni dekorasyonuyla o zamanki şarapların tadını sunmak için yeniden hayata kazandırılır. Viktor Levi Şarap Evi, son iki yıldır Moda'da da hizmet veriyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
