kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
  » Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Masal kentin sinemacıları
Masal kentin sinemacıları
Öğrenciler anlat›yor

Masal kentin sinemacıları

Son yıllarda sinema sanatının doğal platosu haline gelen Mardin'de başlatılan "Dört Bir Yanım Sinema" projesi sayesinde Mardinli gençler de film çekiyor.

Ufukta uçsuz bir deniz gibi gözüken Mezopotamya Ovası'na bakan tarihi konakta, bir grup genç ilk deneyimleri olmasına rağmen, Oscar'a göz koymuşçasına bir ciddiyetle film çekiyor. Baharın en sıcak günlerinden biri ve Mardinli bu gençlerden kimi renkli kostümlerini giymiş rolüne alışmaya çalışıyor, kimi de kameranın arkasında "motor" demeye. Onlar, altı haftadır Mardin'de düzenlenen Sinema Atölyesi'nin öğrencileri. Hepsi bu konuda ilk kez eğitim alıyor. Aralarında öğretmen olan da var, muhasebeci olan da... Ancak ortak özellikleri, yaşadıkları bu tarihi şehri tüm dünyaya tanıtmak istiyor olmaları. Ücretsiz olarak sinema eğitimi alan bu 25 öğrencinin pek çoğunun amacı, geleceğin büyük sinemacıları arasında yer almak. "Dört Bir Yanım Sinema" başlığı altında İstanbul Kültür Üniversitesi'nin düzenlediği bu sinema atölyesi, 16 Mart'ta başladı ve bu hafta sona eriyor. Mardin Belediyesi, Mardin Valiliği ve Mardin Ticaret ve Sanayi Odası'nın destekleriyle gerçekleştirilen bu projede verilen eğitimlerle artık, Mardin'de bundan sonra çekilecek filmlerde ve dizilerde görev almaya hazır bir ekip oluşmuş oluyor. Zaten atölyeye katılan gençlerin pek çoğu dizilerde Mardin'in yanlış gösteriliyor olmasından şikayetçi. "Dilimiz, kıyafetlerimiz, geleneklerimiz yanlış anlatıyor. Bundan sonra her konuda bizden yardım alabilirler" diyorlar.

HER KENTE BİR FİLM EVİ
İstanbul Kültür Üniversitesi öğretim üyelerinden çıkan bu Mardin Sinema Atölyesi fikri, aslında "Her Kente Sinema Ekolü" projesinin ilk parçası. Bu projeye göre; Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde bu tip kurslar düzenlenecek. Sonraki duraklar Kayseri, Trabzon ve Edirne. Mardin Sinema Atölyesi'nde ders veren hocalar arasında Ertuğrul Karslıoğlu, Uğraş Salman, Esra Zeynep, Turhan Yavuz, Hüseyin Kuzu ve Kubilay Karslıoğlu gibi isimler var. Mardin'de çekimler arasında görüştüğümüz Uğraş Salman bu projeyi şöyle anlatıyor: "Amacımız her kentte bir 'kent film evi' olması. Çünkü sinemada artık pek çok yenilik var. Artık el kameralarıyla çekim yapıp, bilgisayarda kurgu yapmak mümkün. Ancak bu konuda uzmanların gerekmediği anlaşılmasın. Bu yüzden her kente bir film evi kurup, kentte yaşayan insanların oluşturduğu bir ekip yaratmak istedik. Böylece kentin mimarisine ve sosyal yaşamına ait görüntüler saklanmış olacak. Mardin'in köklü ailelerinden Ensariler bize destek oldu." Mardin Sinema Atölyesi'nde ilk dört hafta teorik dersler verildi. Kalan haftalarda ise ikisi belgesel, ikisi kurmaca film olmak üzere dört tane kısa film çekildi. İlk hafta görüntü teknikleri, ikinci hafta senaryo teknikleri anlatıldı. İlerleyen haftalarda kurgu ve oyunculuk dersleri yapıldı. Sonra da çekime hazırlık dersleri... Böylece tüm öğrenciler artık bir kısa film çekmeye hazırdı. Atölyenin öğrencilerinden Yeliz Bayraktar (28) derslerin çok zevkli geçtiğini ve profesyonel olmak istediğini anlatıyor: "Mardin Müzesi'nde çalışıyorum. Böyle bir çalışma olduğunu gördüğüm zaman çok şaşırdım. Burada doğup büyüdüm ve bu yörede bu tip çalışmalar hiç olmaz. Artık her birimiz profesyonel olabiliriz. Burada çekilen filmlerde çalışmak isterim."

DÖRT TANE FİLM ÇEKİLDİ
İş, film çekmeye gelince tüm öğrenciler heyecanlarını gizleyemiyor. Biz de onların kurgu film çektikleri bir gün setlerine konuk olduk. Aynı gün iki farklı film çekiliyordu. Toplam dört tane kısa film çekildiği için her filmde ortalama dört beş kişi görev alıyor. Bunlardan biri Mezopotamya Denizi öyküsünü anlatıyor. Öykünün kahramanı, çocukluğundan beri deniz kenarında yaşamak isteyen Hadra adında bir kadın. Bir adam Hadra'yı denize götüreceği vaadiyle kandırıyor. Rivayetlere göre onu uzak bir yerdeki köyünden alıp Mardin'e getiriyor. Gece geldikleri için Mezopotamya Ovası deniz gibi gözüküyor. Tabii günün aydınlanmasıyla karşılaşacağı hayal kırıklığından habersiz. Sabah oluyor ve bakıyor ki, deniz gibi gözüken yer aslında ova... İnanışa göre Hadra'ya söylenen beyaz bir yalandır. Çünkü burasının eskiden bir iç deniz olduğu söylenir. Film de Hadra'nın içindeki denizi bulması ve Mardin'de yaşamaya karar vermesiyle son buluyor. İkinci kurgu film ise sevgilisini arayan İlyas adında bir genci konu alıyor. Uzun zamandır bulamadığı sevgilisi için uçağa atlayıp Mardin'e geliyor. Sokaklarda onu ararken hayal görmeye başlıyor. Bu hayal bir kovalamacaya dönüşüyor ve bize bütün Mardin'i dolaştırıyor. Bunların yanı sıra yine öğrenciler tarafından iki tane de belgesel film çekildi. Birinci belgesel, Mardin'de yaşayan 85 yaşındaki Süryani bir kadının; Nasra Teyze'nin hayatını anlatıyor. 2500 yıllık bir çalışmayı devam ettiren tek kişi olan Nasra Teyze, babadan kalan tahta basma kalıplarla kumaş süslemesi yapıyor. Babasının ve kendisinin yaptığı perdeler, Mezopotamya'da pek çok kilisenin pencerelerini süslüyor. İkinci belgesel ise, Mardinli çocukların yaptığı bir uçurtma projesi. Farklı dilleri konuşan çocuklar, film boyunca uçurtma yapmaya çalışıyor. Biri makas buluyor, diğeri kırtasiyeden kağıt alıyor... Sonunda uçurtmayı yapıp gökyüzüne uçuruyorlar.

YÖNETMEN DE ÖĞRENCİ
İster kurgu, isterse belgesel olsun bu dört filmin konuları Mardin Sinema Atölyesi'ndeki öğrenciler tarafından seçilmiş. Senaryo, öğrenciler tarafından yazılmış. Çekimler sırasında kameraman da, yönetmen de onlardan biri. İstanbul Kültür Üniversitesi'nin hocaları, sadece onlar sıkıştığı zamanlarda devreye giriyor. Bu arada çok eğlenceli anlar da yaşanıyor. Sokaklarda gerçekleşen çekimleri merakla izleyen küçük çocuklar, kimi zaman çekimleri bölse de setin vazgeçilmezleri olmuşlar. Filmler 6 Mayıs'ta Mardin'de bir törenle gösterilecek. Mardinli gençlerin bundan sonraki hedefi ise bir film evi açmak. Bunun için kiralık bir ev aramaya başlamışlar bile. Hocaları Uğraş Salman da bu azimli gençlerin her zaman yanlarında olacağını anlatıyor: "İstanbul'a döndüğümde öğrencilerime 'Siz ne biçim öğrencisiniz! Burada koca adamlar bilgiye saldırıyorlar' diye fırça atıyorum. Bu kursun öğrencileri her türlü desteği hak ediyor." Gerçekten de onların heyecanlarının ne kadar "gerçek" olduğunu çekim günü koşuşturmalarından anlıyoruz. Zaten onlara göre Mardin'de her şey "gerçek"tir. Orada, büyük şehirdeki gibi kızgınlıkların, mutlulukların veya kızgınlıkların arkasında bir şey yoktur...

ECE KOÇAL

DİĞER SİNEMA HABERLERİ
 Bir soygunun üç farklı yüzü
 200 milyar dolarlık bir gizli sektöre bakış
 Utanç kalesinden izlenimler
 Adam, kadın ve katil
 'Hiç zayıf bir kadını oynamadım'
 Sanki bir Tarantino filmi
 Ruhları da bedenler kadar yaklaştıran dans
 Altı kadının ölüm kalım savaşı
 Kült korku filmlerini alaya almak
 'Albümde yalnızca hikaye anlatıcısıyım'
 Athena yaza Courtney Love onaylı albümle hazırlanıyor
 Remiks çorbası almaz mıydınız?
 Satır arasında kalanlar
 Hülya Uçansu veda ediyor
 Buzullar eriyor gır gıra devam
 Düşmanlıkları silen inanç ve müzik
 Yerli korku sinemasında taptaze bir çaba
 Opera mahzenlerinde bir canavar!
 Bugün ünlüler günü
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
    Yaşama Dair
  » Sinema
    Gurme
Ölmeden önce tatmanız gereken 50 lezzet
Ölmeden önce tatmanız gereken 50 lezzet
BBC'nin 'Ölmeden Önce Görülmesi Gereken Yerler', 'Yapılması Gereken...
'Mehmet, çoktan beni aştı'
Beyaz Gelincik'teki hırçın Mustafa rolüyle genç kızların kalbini...
15 yıl sonra ilk kişisel sergi
Türk resim sanatının en önemli isimlerinden Selçuk Togul'un yeni...
Gömlekte 'Kurtlar Vadisi' yakası moda
Kişiye özel gömlek üretimi yapan Hundred Percent firması, Ali Şen, Güler...
'Şarkıcı değil, müzik yapan bir imamım'
Tophane Camisi imamı Halil Necipoğlu kızmasın, ama tıpkı tiyatrocular gibi...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.