Mumcu: Bu TMY ile terör önlenmez
Terörle Mücadele Yasası, Başbakan Erdoğan ile CHP lideri Baykal arasında, "küskünlüğe" kadar varırken, Anavatan Partisi lideri Erkan Mumcu tartışmaya bir boyuttan katıldı. Mumcu'nun TMY'ye eleştirisi, terör örgütü lideri Öcalan'a af getirip getirmeyeceği tartışmasından uzak. Anavatan liderine göre, "TMY'nin, bu haliyle terörle mücadele edilemez, aksine terör örgütünün ekmeğine yağ sürecek gelişmelere kapı açar..." Hatay mitingi için geldiğimiz Adana'da kaldığı otel odasında gece sohbeti yaparken, iddiasını gerekçelendiriyor... Önce "Terör örgütünün faz değiştirdiğini" belirtiyor. Örgütün klasik vur-kaç eylemlerinden uzaklaştığını, bunun yerine, geniş toplulukları harekete geçirerek "sivil itaatsizlik" yaratma yolunu seçtiğini belirtiyor. Mumcu bu teşhisini yeni yapmıyor. Bir yıl kadar önce yine bu sütunda benzer görüşleri dile getirmiş, Meclis ve bütün kurumlarca terörün bu faz değişimine karşı bir yöntem geliştirilmesini önermişti. Mumcu'nun sitemi de bu sözlerinin bugüne kadar dikkate alınmamış olmasına.
Kavrayamadılar Hükümet gibi, kurumların da terörle mücadelede "sorunu kavrayamamış" bir tavır içinde olmasına da tepkili. "Aksi halde karşımızda böyle bir TMY olmazdı" diyor. Bu aşamada TMY ile getirilen cezalara dikkat çekiyor. Örneğin, "terör örgütünün bayrak, flamasını taşıyanların tutuklanarak cezalandırılacak" olmasına... "Zaten terör örgütünün aradığı da bu" deyip soruları peş peşe sıralıyor: "Bölücü hareket, diyelim ki Diyarbakır'da, ellerinde terör örgütünün bayraklarıyla binlerce kişiyi sokağa döktü. Bu insanların tamamını Toplantı Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'ndan değil de bu TMY'den mi tutuklayacaksınız? O zaman örgütün ekmeğine yağ sürmüş olmayacak mısınız?" TMY'ye bir diğer eleştirisi, "Etkin Pişmanlığın sürekli yararlanılabilir hale getirilmesine..." Geçmişte MGK'nın önerisiyle eve dönüş gibi kısmi af yasalarının çıkarıldığını, bir fayda sağlanamadığını anımsatıyor.
Apo yararlanır Mumcu da Baykal ile benzer görüşü taşıyor; TMY ile Öcalan'ın aftan yararlanabileceğini söylüyor. Teröre karşı nasıl bir çözüm önerdiği sorusu karşısında duraklıyor. Başını iki yana sallayıp söylemek istediğini söylememe kararı almış bir yüz haliyle şu yanıtı veriyor: "Siyasi ekonomik hukuki birleşenlerini de göz önüne alarak adım atmamız lazım..."
Sağda bütünleşme Mumcu ile mitingleri de konuşuyoruz. Merkez sağın bir partisi DYP; Türkiye'nin bir ucu Lüleburgaz'da, diğeri Anavatan ise Hatay'da miting düzenliyor. Bu aşamada merkez sağda bütünleşme çabaları da sürüyor. Demirel, "merkez sağı ve solu sandık birleştirir" demişti. Bugün, "sandıkta olmayacağı görüldü, tepede birleşme olmalı" diye başlayan çabalar sonuç getirir mi? Mumcu, önce iki partinin kadrolarının 2002'de yok olduğunu, yeni kadrolarla yola çıktıklarını anımsatıp devam ediyor: "Seçim ittifakı gibi hülle yöntemler vatandaşta karşılık bulmaz." Halkta AK Parti'ye karşı, merkezde bir alternatif yaratma çabası olduğunun da altını çizip ekliyor: "Siyaset psikolojisi bir süre sonra toplumun iliklerine işler. O zaman ortaya çıkan durumda halk bütünleşmeyi hem tepede, hem tabanda kendisi yapar." Üç ay kadar önce DYP'nin miting düzenlediği Antakya meydanında bu kez Anavatan gövde gösterisi yapıyor. Mumcu, hükümete bindiriyor, diğer konulara girmiyor. Ortada seçimin sözü dahi yokken düzenlenmiş bir mitinge göre coşkulu bir kalabalık kendisini Hatay'da ağırlıyor.
|