Ölçü!.. Ah ölçü!..
SEYRETTİĞİMİZ her şey müthiş, her şey çok güzeldi.. Danslar.. Kuklalar.. Şovlar.. En başta da Ali Poyrazoğlu, hem de nasıl döktürüyordu.. Ama tiyatrodan yorgun, bitkin çıktık.. 3 saat!.. Ali, bir insan üç saat boyu tüm dikkatini bir kişiye yöneltip kalabilir mi?.. Üç saat boyu gülebilir, duygulanabilir, fırtınada yelkenli gibi bir o yana, bir bu yana savrulabilir mi?.. İşi 1.5 saatte bitirsen olmaz mıydı?.. Kıyamıyor musun, yazdıklarına.. Atamıyor musun elindeki harika malzemenin bir bölümünü?.. İki oyun yap.. İnsanlar doymuş, patlamış, bitmiş değil, aç kalksınlar sofradan.. Aç kalksınlar ki ikincisine koşarak gelsinler.. Ben Eskiden Küçüktüm, her şeyi ile harika bir oyun.. Vurucu, çarpıcı, güldüren, ağlatan.. Ama uzun Ali!.. Uzun!..
|