|
|
Rafet biz bu şarkılara nasıl inanacağız?
"Aklımda son veda günü Duruşun, bana bakışların Gözlerinden, dudaklarından Öperim seni öperim O tatlı, hem acı Söszlerin, satırların Okurken ağladım, yüreğime sakladım Ne olur üzülme, mutlaka döneceğim Sevgimiz uğruna yaşıyorum ayaktayım..." Dört yıl önce bir Ankara seyahatinde idim. Bu şarkıyı üst üste, kaç kere dinleyip, ne kadar gözyaşı akıttığımı anlatamam. Rafet El Roman'ın romantik şarkılar konusunda bir vazgeçilmezliği vardır bende. Onu ilk tanıdığım 'Seni Seviyorum', hata yapan ve pişman olan birinin duygularını mükemmel biçimde anlattığı 'Beni Affeder misin' gibi şarkıları, her yayınladığı albümü "Acaba Rafet bu kez ne yaptı?" diye satın almama yol açtı. Bu arada Rafet sıcacık da bir yuva kurdu. Ne kadar sevgi dolu, derin bir insan olduğunu kanıtlarcasına iki de çocukla süsledi yuvasını. Belli ki olgunlaşıyordu. Ve olgunlaşma sürecinde yanında ailesi olsun istiyordu.
'ALİYE' FRAGMANI GİBİ Ama olmadı. Evliliğini yürütemedi. Şöyle oldu, böyle oldu ama tatsız oldu. Evliliğinin bitiş sürecinde yazdığı şarkılar, daha bir acılı ve duygu doluydu. Biz de sadık dinleyicileri olarak onun geçirdiği tatsız sürece sessizce eşlik ediyorduk. Ama boşanmanın ardından görüntüler değişti. Çok popüler bir benzetme ama fotoğraflar 'Aliye' dizisinin fragmanları gibi oldu. Sert bakışları ile elinde çocukları havaalanından başka bir ülkeye çıkış yapan Rafet El Roman, ağlamaktan gözleri çıkacak gibi olmuş, "Çocuklarımı istiyorum" diye bağıran Tuba Altıntop. Sanki atv'nin fragmanlarını seslendiren Burhan Bey de bu görüntülere söyle bir cümle okuyacak; "Çocuklarım olmadan asla diyorsanız Aliye'nin gerçeği Tubaaa..."
MUTLU MUYDU ACABA? Sonra davalar, duruşmalar ve çocuklar babalarında kaldı. Tuba ise mahkemenin kararları doğrultusunda çocuklarını belli zamanlarda görebilecek. Geçen pazartesi Tuba yine ağlıyordu fotğoraflarda. Rafet, "Gel çocuklarını Paskalya tatilinde gör" demiş. O da gidip, yine elleri boş dönmüş. Havaalanında çekilmiş fotoğrafta ağlıyordu işte. Rafet El Roman'ın yüzünü canlandırmaya çalıştım kafamda. Hiddet dolu bir yüz idi. Sahip olduğu erkek gücünü kendi lehine kullanmıştı. Bir zamanlar çok sevdiği kadından bir kez daha almıştı intikamını ve mutlu muydu acaba? Ne hissettiği çok önemli değil. Ama artık ben şarkılarına nasıl inanacağımı bilmiyorum. Aşkı, aşk kadar güzel anlatan adamın bu yaptıklarından sonra notalarına aktardığın duygularının samimiyetini sorgularken, gözümün önüne Tuba'nın havaalanında ağlayan fotoğrafları gelecek...
|