|
|
|
|
|
|
Kötü günler geride kaldı artık İslami filmlerin yıldızı
1995 yılında Fenerbahçe Lisesi'ndeki cinayete adı karışan 'Kalipso Kralı' Metin Ersoy'un kızı Tuğçe Ersoy, şimdi İslami sinemanın başrol oyuncuları arasında yer alıyor. Yaşadığı kötü günleri zamanla unuttuğunu anlatan Ersoy, o dönemde Gazinocular Kralı Fahrettin Aslan'dan assolistlik ve film teklifi aldığını söylüyor.
Son günlerde liselerde öğrenciler tarafından ardı ardına işlenen cinayetler, ülke gündemine oturdu. Aslında Türkiye'de bir dönem herkesi şaşkınlığa düşürerek, dikkatleri liselere çeviren en önemli olay; 10 Mart 1995 tarihinde Fenerbahçe Lisesi'nde meydana geldi. 1970'li yıllarda müzik dünyasında 'Kalipso Kralı' olarak bilinen Metin Ersoy ve kızı Tuğçe Ersoy'un adı, bu lise cinayetine karıştı. İlk kez bir lise cinayeti ülke gündemine geldi ve böylelikle gözler liselere çevrildi.
Zamanla her şey unutuldu Cinayetle ilgili çıkan haberlerde şu ayrıntılar yer alıyordu: "Fenerbahçe Lisesi son sınıf öğrencisi Tuğçe Ersoy, aynı okulda kendisine aşık olan bir gence yüz vermeyince dayak yedi. Dayak sonrası devreye baba Metin Ersoy girdi. O yıllarda bir gece kulübünde erotik danslar ettiği öne sürülen Bağdat Caddesi'nin 'hızlı genç kız'larından Tuğçe Ersoy için Enver Acar ve Ahmet Tunç adlı bar korumaları okulu bastı. İddialar; baba Metin Ersoy'un barda çalışan iki korumayı tuttuğu ve kızını döven gence gözdağı vermek istediği yönündeydi. Sonuçta ellerinde bıçak ve sopalarla liseyi basan Acar ve Tunç, öğrencilerden İlimdar Kalkan ve Özgür Akkaya'yı bıçakladı. İlimdar Kalkan hastaneye kaldırılırken yolda öldü. Özgür Akkaya ise ağır yaralandı." Öğrencilerin aileleri perişan olurken, olay günlerce televizyon ve gazetelerde yer aldı. Medyaya yansıyan fotoğraflarla Tuğçe Ersoy'un liseyi basan korumalardan Enver Acar'la sevgili olduğu öne sürüldü. Cinayetin ardından iki bar fedaisi yakalandı. Tuğçe Ersoy ve babası, bir buçuk ay hapis cezası aldı. Cinayeti işleyen Ahmet Tunç 15, Enver Acar da 8 yıla mahkum edildi. Aradan yıllar geçti. Pisi pisine oğulları ölen Kalkan Ailesi, acısını yüreğine gömdü ve bu cinayet de zamanla unutuldu.
Kötü şöhreti lehine çevirdi Kötü günleri geride bırakan Tuğçe Ersoy, cinayetle gelen kötü şöhreti kendi lehine çevirmeyi başardı; tiyatro oyuncusu oldu. Kameraların karşısına geçti, filmlerde rol almaya başladı. Lise yıllarında gece kulüplerinden çıkmayan, erotik danslar yapan ve uğruna bir de cinayet işlenen Tuğçe Ersoy'un İslami sinemada yer alması dikkat çekti. Ersoy; Kanal 7'de yayınlanan 'Kıyan Tepesi', 'Çobanın İhaneti', 'Yarim İstanbul'u Mesken mi Tuttun' adlı dizilerde oynadı; iki de reklam filmi çekti. Ancak Ersoy'un rol aldığı en önemli film ise; geçtiğimiz yaza damgasını vuran ve tartışma yaratan 'The İmam' oldu.
Yönetmen bilmiyormuş! Tuğçe Ersoy, İslami sinemanın yönetmenlerinden İsmail Güneş'in çektiği filmde; başrollerden Mehmet Hoca'nın türbanlı karısı 'Halime' rolünü oynadı. Ersoy, yeni bir yüz olarak izleyicinin karşısına gelirken, cinayet sadece yakın çevresi tarafından hatırlandı. Öyle ki yönetmen İsmail Güneş de, Tuğçe Ersoy'un kim olduğunu bizim sayemizde öğrendi. Ersoy, yıllar sonra lise cinayetlerinin tekrar gündeme gelmesinin ardından yaşadıklarını SABAH'a anlattı.
Her şey bir anda gelişti İşte cinayet günü Ersoy'un yaşadıkları: "Okulda bir çocuk bana aşıktı. Ama ben onun tekliflerini kabul etmedim. Bir gün sokak ortasında beni dövdü. Okula onunla ilgili şikâyette bulunduk. Babam cinayet günü okulda müdürle görüşecekti. Benim hatam bir barın korumalığını yapan Enver ve Ahmet'e babamın okula geleceğini söylemem oldu. Onlar da aynı saatte okula geldiler. Onlarca öğrenci kavgada yer aldı. İlimdar da oradaymış. Hiçbir suçu günahı olmayan biriydi ve o kavgada öldü. Babam da linç edilebileceğini düşünerek müdürün odasına sığındı. Ben ise çaresizlik içinde olayları izleyip, ancak 'yapmayın' diye bağırdım."
YAVUZ RENÇBERLER / MERKEZ
|
|
|
|
|
|
|
|
|