AK Parti'de 'son kozlar' paylaşılıyor!

AK Parti'nin İstanbul'daki ilçe kongreleri artık bitiyor. Parti içi demokrasi açısından son sert mücadele Kartal ve Güngören'de yaşanacak. Küçükçekmece ve Bağcılar'da ise 'düşük yoğunluklu' mücadele bekleniyor.
Özellikle Kartal ve Güngören'de parti yönetimini bile rahatsız edecek gelişmeler söz konusu.
Çünkü iki ilçede de İstanbul il yönetimi ve destekledikleri adaylar, muhalifler üzerinde akıl almaz baskılar uyguluyor.
Bunun en çarpıcı örneği de Kartal'da yaşanıyor. Aslında Kartal'da sadece parti içi mücadele yaşanmıyor. Söz konusu olan 'parti gücünü baskıya dönüştürenlerle' bu dönüşümden rahatsız olanların mücadelesi.
İlişkilerde ortaya serilen rakamlar da çok çarpıcı. Önce kulisleri sarsan bir ilişkiye dikkat çekelim. Kartal'da belediyenin işlerini yapan Karyapsan A.Ş. adlı bir firma var. İşlevi asfalt üretmek ve belediye adına ihaleler yapmak.
Denilen şu; 28 Mart 2004 seçimlerinden sonra yapılan bütün işler davetiye usulü ile yapıldı.
Bu konudaki iddia da çok çarpıcı; Kartal'daki asfalt, tretuvar, kaldırım ve alt geçit gibi önemli işlerin tümü bu yöntemle partide etkin olan bir kişinin şirketine verildi. Hatta AK Parti meclis üyesi Hüseyin Öztürk belge istemesine rağmen bu belgeler verilmedi.
Telaffuz edilen rakamı da söyleyelim: Tamı tamına 11 milyon YTL (Yani 11 trilyon).
Dahası var; deniyor ki, bir önceki Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mihmail Mangan'ın oğlunun şirketi aynı işi yapmasına rağmen bölgeden tek bir ihale alamadı.
Şimdi gelelim bu ilişkilerin ilçe kongresiyle bağına... Burası önemli çünkü iktidar kavgası sadece siyasi beklentiler için değil aynı zamanda ticari güç için yürütülüyor.
Bu kavganın odağında ise Kartal AK Parti'nin mevcut ilçe başkanı Hasan Altuntaş yer alıyor. Ama yalnız değil, yanı başında yardımcıları Abdi Kesimal, Resul Kaya ve Meclis üyesi Hanifi Zengin var.
Belediyenin tüm ihalelerinde etkin olduğu ileri sürülen bu ekip yarın yapılacak kongreyi yeniden almak için de yoğun çaba harcıyor. En büyük desteği de İstanbul İl yönetiminden alıyorlar. Bunun kanıtı da geçtiğimiz hafta Trabzonspor Tesisleri'nde yapılan delege toplantısında İstanbul İl yöneticisi Alican Taşçı'nın kürsüden söyledikleri: Taşçı aynen şöyle diyor:
"Başbakanın adayı, Genel Merkez'in adayı, ilin adayı Hasan Altuntaş'ı sahneye davet ediyorum."
Kartal Belediye Başkanı Arif Dağlar da kürsüye çağırılıyor ve delegelerden açık tavır takınmaları isteniyordu.
Kime karşı? İlçe başkanlığına aday olduğunu açıklayan eski Samandıra Belediye Başkanı Abdullah Bayram'a karşı. Oysa nabız yoklamalarında parti tabanı Hasan Altuntaş'ı istemediğini açıkça ortaya koydu.
Bu gerçeğe rağmen Altuntaş'ın neden desteklendiği bir soru işareti olarak duruyor.
Şimdi yarınki kongrede partideki farklı seslerin çıkmasına izin verilip verilmeyeceği merak ediliyor.

Umreye bir iki...
İstanbul Güngören ilçesinde ise bitmeyen kavga devam ediyor.
Daha önce AK Parti Güngören İlçe Başkanlığı yapan Abdullah Başçı ile Belediye Başkanı Yücel Karaman ters düşünce Başçı görevden alınmış, yerine de Ahmet Aydın atanmıştı.
Şimdi bir kez daha Karaman ile Başçı karşı karşıya geliyor.
Bu mücadeleyi ise İlçe Başkanı Ahmet Aydın yürütüyor. Hem de 'her yol mubah' mantığıyla..
Tam 4 yıldır Güngören AK Parti kadın kollarında çalışan, adı bizde saklı bir kadın, bakın bu konuda neler söylüyor: "İlçe başkanı Ahmet Aydın delegelere 'Bize oy verirseniz sizi Umre'ye göndereceğiz' diyor. Bu resmen rüşvet. Bu ne kadar ayıp bir şey." Bir başkası ise bu teklifi şöyle değerlendiriyor: "İlçe başkanı kredi kartı borcumuzu ödemeyi teklif ediyor. Biz satılık mıyız? Kutsal mekanlar ve inançlar herhangi bir yarışmanın bilhassa siyasetin bedeli olamaz."
Parti içi mücadelenin geldiği noktaya bakar mısınız?