AK Parti'nin yol haritası...

AK Parti'nin önceki gün sona eren 6. İstişare Toplantısı'ndan kamuoyuna yansıyan sonuç şöyle özetlenebilir:
"Birliğimizi, beraberliğimizi koruyalım..."
Parti'nin, korunmaya dönük bu politikaya nasıl geldiği, "istişare toplantıları" anımsanırsa daha net anlaşılır.
Hemen sıralayalım: İlk iki istişare toplantısı, "hem iç, hem de dış kamuoyunun yoğun ilgisini" çekti..
Bunda, hükümete yeni gelmiş olmaları ve tanınmamalarının etkisi büyüktü.
Ayrıca, partinin politikası da bu toplantıda açıklanıyordu:
"Muhafazakar Demokrasi..."
Üç kırmızı çizgisi ve mücadele önceliği de yine bu toplantıda belirleniyordu:
"Etnik, bölgesel ve dinsel milliyetçilik yapmayacağız... Yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla mücadele edeceğiz..."
İkinci toplantıda ise bu politikanın yol haritasının çizgileri çekildi.

Farklılaşma
Üçüncü toplantıya gelindiğinde, hükümetin de 1.5 yılı dolmuştu.
Farklılaşma da bu aşamada başladı. Toplantı, "milletvekillerinin, bakanları topa tuttukları" buluşma olarak tarihe geçti.
Nitekim, Genel Başkan Tayyip Erdoğan, bakanların cep, iş ve ev telefonlarının bulunduğu listeyi milletvekillerine dağıtarak tepkileri bastırdı.
Ancak, yakınmalar durmadı, istifalar geldi.
4'üncü İstişare Toplantısı'nda, milletvekillerinin eleştiri odağında bu kez Erdoğan vardı:
"Size ulaşamıyoruz, konuşamıyoruz. Bizi azarlamayın, oy makinesi değiliz..."
Bu sözler Erdoğan'ın sinirlerini germeye yetti.
Toplantıdan geriye, "Erdoğan milletvekillerine sert çıktı" başlıkları kaldı.
Beşinci toplantının gündemini, yine milletvekillerinin yakınması oluşturdu.
"Bakanlara ulaşamıyoruz" söyleminin yerini, "Bürokratlar telefonlarımıza çıkmıyor" eleştirileri aldı.
Bir de bazı bakanlar hakkındaki ithamlarla yolsuzluk ve rüşvetle mücadelede başarılı olunamadığına dönük tepkiler...
Parti yönetimi tepkilerin geleceğini önceden görüp, bakanlar ile milletvekillerini 20'li gruplar halinde buluşturdu.
Yuvarlak masa toplantılarıyla milletvekillerinin talep listelerini bakanlara ulaştırmaları sağlandı.
Erdoğan, eleştirileri de göz önüne alarak kabinede değişiklik yaptı..
Değişimin getirdiği rahatlama, uzun sürmedi.

Erdoğan'daki değişim
6'ncı İstişare Toplantısı'na girilirken, başta Maliye Bakanı Kemal Unakıtan olmak üzere hedefte yine bakanlar bulunuyordu.
Ancak, önceki gün sonlanan 6'ncı İstişare Toplantısı'nı diğerlerinden ayıran bir fark daha vardı.
Aktardığına göre, Erdoğan, bu kez milletvekillerine karşı daha toleranslı davrandı.
Bir hafta öncesine kadar kulislerde bakanlar hakkında sert eleştirilerde bulunanlar da bunun karşılığında susmayı tercih etti.
Başta da belirttiğimiz gibi toplantı, "birliğimizi beraberliğimizi koruyalım" söylemleriyle sona erdi.
Özetle, daha öncekilerde atılımcı politika izleyen AK Parti, 6'ıncı istişare toplantısında, "korunma siyasetine" yöneldi.
Ne, "Merkez parti kimliğinin yerleştirilmesinde sorun yaşıyoruz" diyen Vahit Erdem'in, ne de "Milliyetçilik akımına uygun politika geliştirmeliyiz, Türki Cumhuriyetlere bir kez daha gitmeliyiz" diyen Egemen Bağış'ın önerileri tartışıldı.
CHP'nin Unakıtan hakkında verdiği üçüncü gensoru bugün, belki de Konya Milletvekili Ahmet Işık'ın önerdiği, Egemen Bağış'ın da "altına imza atarım" dediği gibi "alkışlar arasında" ret edilecek...
Hatta, daha önceki gensorulara katılmayan milletvekilleri, bugünkü oylamaya gelip ret oyu verirlerse de şaşmamalı...