|
|
Üvey kardeş korkusu
Anne olan pek çok kadının en büyük kabusu; kocanın başka bir kadına aşık olmasıdır. Gel-geç ilişki değilse söz konusu olan, adı aşksa; koca evi terk edebilir, o kadınla evlenebilir ve o kadından bir çocuk yapabilir. Bütün sevgisini ve de parasını onlara verebilir! Bunu kabullenemez çoğu kadın. Hem kendisi adına, en çok da çocukları adına... Bilir ki, yeni çocuk gözde olacaktır ve eski çocukların papucu dama atılacaktır. Yeni kadın istemezse ipler iyice kopacak, baba çocuklarını görmeyecek ve para musluğunu kapatacaktır...
İSTEMEYEREK BOŞANDI Hülya Avşar da bu yüzden boşanmak istemiyordu bence. Evlilikleri çoktan bitmiş olmasına, kardeş kardeş yaşamalarına karşın 'çocuğu' adına sürmesini istiyor, aldatılmış kadın olmaya bile katlanıyordu. Kendi deyimiyle; 'iş gözüne gözüne sokulmaya başlanınca' yapacak bir şey kalmadı ve istemeye istemeye boşandı. İstemediği ve planlamadığı bir durumla karşılaşınca panikler insan. Avşar da panikledi.. Kâh aldırmaz gözüktü boşanmaya, kâh ayrılmalarına rağmen ilişkilerinin devam ettiğini göstermeye çalıştı. İplerin hâlâ elinde olduğunu gösteren davranışlara kalkıştı; birlikte tatile çıkmalar, anı odada uyumalar vs... Hep var olan çocuk bahane olarak gösterildi ama esas neden 'yeni bir çocuk' korkusuydu. Feraye'nin en büyük arzusunun anne olmak olduğunu Hülya Avşar da biliyor ve hissediyordu çünkü. O yüzden 'tüp bebek' konusu ortaya atıldı nitekim. Sonuç; Hülya Avşar sürekli kendisini tekzip ediyor. Her demecinde kendisiyle çelişiyor. Birkaç ay önce Zehra'ya kardeşi ancak kendisinin vereceğini söylerken, şimdi başka kadının doğuracağı kardeşi kabulleniyor. Ya da kabulleniyor gözüküyor. Eminim yeni taktikler peşindedir. Bence bu konuların uzmanı İlhan Uçkan'a danışmalı. Yani onunla kavga edeceğine, işbirliği yapmasında yarar var...
|