 |  |
 |
|
Haberin hacmi...
Derya Gökçen "7 Mart'ta yayınlanan gazetenizde beni bir şey çok etkiledi. Ne mi?" diye soruyor, sonra eleştirisine açıklık getiriyor: "Türkiye Cumhuriyeti'ni ve asayişini korumak maksadıyla devriye görevini yerine getirirken (yani siz mışıl mışıl sıcak yatağınızda uyurken) bir saldırıya uğrayan polislerden 3'ü şehit oldu 1'i ise ağır yaralandı. Bu şehitler haberi bence manşet olması gerekirken niye gazetenizin 23. sayfasında küçük bir dipnot gibi geçildi? Üzgünüm ama sanki gazeteniz farklı şeylere hizmet ediyormuş gibi geldi bana..." Bu haber gerçekten de önemli. Güvenlik güçlerine yönelik şiddet eylemleri de zaten tırmanış göstermekte.
Peki, bu haber nasıl değerlendirildi? İlk baskılarda haber okurumuzun da işaret ettiği gibi iç sayfada verilmiş. Ama 25 satır (10 cm) gibi hayli hacimli ve ayrıntılı aktarılmış.
Sonraki baskılarda ise durum farklı: Birinci sayfadan alt köşede anonslanarak sunulmuş.
Gökçen gazeteyi Kartal'dan almış. O baskıda haber ön sayfada var.
Haberin ön sayfada yer alması, doğru bir karar.
Manşet olmalı mıydı?
Gökçen'in görüşüne saygım var, ama editörlerin farklı manşet tercihine bir eleştirim yok.
Tercihle ilgili her eleştiri ille de mutlak doğru değildir.
Bir gazete için aynı gün on ayrı ekip görevlendirip ayrı odalara oturtun, göreceksiniz her biri farklı manşete karar verecektir. Bu iş biraz böyle...
"Gazetenin farklı şeylere hizmeti" iddiası bu yüzden bir anlam taşımıyor.
|
