Etkileşimli reklam böyle olur Bir kere şaha kalkmak yetmez Gelibolu'ya Opet'ten çıkarma Kopya değil strateji

Bir kere şaha kalkmak yetmez

Bazen reklam veren telefonu açıp "Bizim reklamı nasıl buldunuz?" diye doğrudan sormaya çekinir. Bedavadan danışmanlık hizmeti alıyormuş gibi hisseder kendini. Ama merak da eder. Bu gibi durumlarda bir okur mektubu şeklinde eposta gönderilir. Aydın Yetkin imzalı okur mektubu da biraz öyle kokuyor: "8 Mart'ta Sabah'ta yayınlanan Süvari reklamı üzerine arkadaşlarla tartıştık. Sizin de görüşlerinizi merak ediyoruz"... Reklamı ilginç, konuyu önemli bulduğumuz için 'racon kesme' talebini reddetmeyeceğiz... Önce reklamı hatırlatalım: Ortada yarım elma var. Mesaj şu: "Bugün 8 Mart. İyi ki varsınız!" İmza: Süvari...
Ben Süvari'yi bilmiyordum. İnternete baktım. Erkek giyim markasıymış. Kaliteli işler yaparmış. Mesaj o zaman anlaşıldı. Adem ile Havva, elmanın yarısı erkek diğer yarısı dişi... Bunlar Batı'da çok net simgeler. Peki bizde? Sen bütün yıl sus, sonra dünya kadınlar gününde kalk entelektüel dozu hayli yüksek bir reklam ver. Sonra yine sus. Üç C ilkesini bir kez daha hatırlatalım mı? Yaratıcılık, tutarlılık, süreklilik. Bu reklamda yaratıcılık var. Ya öteki ikisi? Bence Süvari atını kırk yılda bir şaha kaldırmayacak. Tırıs bile yeter. O zaman biz de internete bakmak zorunda kalmayız.