|
 |
 |
 |
|
| Antalyalı aşçılar Avrupa yolcusu
|
|
"Genç Aşçılar Derneği"ni kuran Antalya'nın beş yıldızlı otellerinin ödüllü şefleri, şimdi de Avrupa Aşçılar Birliği'ne kabul edilmek için başvurdu.
Antalya'yı dünya alem keşfetti, biz Türkler güneybatı kıyılarımız boyunca uzanan bu uçsuz bucaksız turizm bölgemizi tanımakta geç kaldık. Aslında bu bizden çok, tüm antenlerini yabancı misafirlere yönelten turistik tesislerin kabahati. Onlar bir yıl öncesinden bağlantılarını yapıyor, paraların bir bölümünü cebine koyuyor, mevsiminde de fevkalade durum olmadıkça bir sürprizle karşılaşmayıp, otellerini dolduruyor. Dolayısıyla bizlere pek ihtiyaçları yok. Zaten bizler de Batılı turistlerden farklıyız. Bir hafta öncesinden bile, tatil yapıp yapamayacağımıza karar veremeyiz, son dakikada bizi kabul edecek bir yer bulmaya çalışırız. Tümüyle turistlere yönelik ucuz tatil beldesi Antalya'da son zamanlarda ciddi bir değişim gözleniyor. Buraya geçen yıl yaptığım bir yolculukta bazı otellerin ucuz turizmden çok nitelikli turizme göre hazırlık yaptıklarını, bu alanda çıtayı yükseltmek için bazı girişimlerde bulunduklarını görmüş, bu sayfadan da sizlere aktarmıştım. Gazetelerin turizm sayfalarında Antalya bölgesi otellerinin iç turizme giderek daha çok önem verdiklerini gösteren ilanlar çoğalıyor. Geçen ayın başlarında The Marmara Antalya Oteli'nin şefi Gökhan Tufan'dan bir mesaj  aldım. Antalya bölgesindeki tesislerde çalışan genç aşçıların bir dernek kurduklarını, bir restoranı da dernek adına işleteceklerini müjdeliyordu. Mutfak dünyasını ilgilendiren böyle bir olayı yerinde gözlemlemek için Antalya'da düzenlenen basın toplantısına katıldım. Gerçekten de 5 yıldızlı otellerin pırıl pırıl genç aşçıları "Genç Aşçılar Derneği" nde bir araya gelmişti. Sadece yönetim kurulunda 8 executive chef, yani baş aşçı, dört baş aşçı yardımcısı, bir pasta şefi saydım. Yönetim kurulu üyeleri içinde biri Almati'de bir 5 yıldızlı otel restoranının baş aşçısı ve Umman'da, benim de kaldığım, dünyanın en iyi otellerinden Al Bustan'ın baş pasta şefi de vardı.
YARIŞMA HEYECANI
Gökhan Tufan derneğin başkanı. Basın toplantısında şimdiden Avrupa Aşçılar Birliği'ne kabul edilmek için başvuruda bulunduklarını, 2006 yılında üç uluslararası yarışmaya dernek olarak katılacaklarını müjdeledi Gökhan Usta. Bir zamanlar adlarından epey söz ettiren "Milli Takım" artık yok. Dolayısıyla bu yıl Türkiye adına Gökhan Tufan ve Antalyalı dernek üyeleri Londra'da düzenlenen yarışmaya katıldı. Önceki hafta 2500 aşçının katılımıyla  gerçekleşen büyük yarışmada Antalyalı şefler 2 gümüş, 2 bronz, 4 merit ödülü, 5 hijyen üstün başarı ödülü alarak Türkiye'ye döndüler. Sonbaharda Rusya'da yapılacak yarışmaya şimdiden hazırlanmaya başladılar bile. Antalya'daki genç aşçıların iyi şeyler yaptıklarına ve bundan sonra da yapacaklarına inanıyorum. Aşçıların kurdukları derneklerin sayısı her geçen gün artıyor. Nitekim Antalyalı şeflerden birkaç hafta önce de bir başka altın madalyalı genç şefimiz Eyüp Kemal Sevinç'in Avrasya Aşçılar Derneği adlı bir başka aşçı derneğini kurmuş olduğunu öğrendim. Bütün bu derneklerin olması kuşkusuz yararlı. Ancak bunlar bir federasyon bünyesinde birleşemediği takdirde, aşçıların seslerini duyurabilmeleri, ülkemizin yiyecek içecek politikası üzerinde söz sahibi olabilmeleri mümkün değil. Kuşkusuz her derneğin birbirinden farklı dünya görüşleri olabiliyor. Ama bu görüşlerinden birtakım ödünler vererek federasyonlara gidilmesi, AB içinde de güçlü olmanın tek yolu. Yarışmalarda ödüller, Türk mutfağını ileriye götürecek restoranlar güzel şeyler. Ama en güzeli, meslek erbabının güçlenip, hak ettiği saygınlığa ulaşması. İnşallah o günleri de göreceğiz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
