|
 |
 |
 |
|
| Öğle tatiliniz için yemek tarifleri
|
|
İstanbul Uluslararası Mutfak Günleri'nin düzenlediği yarışma görülmeye değerdi. Otuz dakika içerisinde iki kaplık bir öğle yemeği hazırlayan aşçılar tüm marifetlerini sergiledi.
Türkiye'nin hem gülen hem de ağlayan yüzlerinden biri de turizm. Turizmciler 2006'dan umutlu değiller! Türkiye'ye giriş yapan turist sayısı ocak ayında yüzde 4.7 azalmış. Bu veri ise kuş gribi iptalleri ile zaten diken üstünde olan sektörün uykularını hepten kaçırmaya yetti de arttı bile. Turizmciler bir yandan kuş gribi, öte yandan bazı belediyelerin başvurduğu kırmızı bölgeli içki servisi kısıtlamalarının yurt dışında yarattığı ürkütücü resmin rezervasyon iptallerinde etkili olduğunu anlatıyorlar. Geçtiğimiz hafta, 23 ile 26 Şubat arasında İstanbul'da düzenlenen fuar, kendisini sıkışmış hisseden sektörün nefes aldığı bir platform gibiydi. 50 ülkeden 1500 firmanın katıldığı uluslararası EMİTT Fuarı bu kez 10. yılını kutladı. Düzenleyenler fuarın hem büyüklük hem de önemi itibariyle Avrasya'nın en önde gelen organizasyonu haline geldiğini anlatıyorlar. Bu sene ilgi çeken bir gelişme muhtelif ülkelerin artık İstanbul'u bölge tanıtımı için yeni üsleri olarak görmeleri oldu. Örneğin İspanya bölgedeki tanıtımını bundan böyle İstanbul üzerinden yürüteceğini bildirdi. Yine Dubai ve Yunanistan'da İstanbul'da daha aktif olmaya kararlılar! Bunlar hem sektör hem de Türkiye için güzel haberler!
500 AŞÇI KATILDI
Yine aynı tarihlerde malum fuarın çatısı altında ama öte yandan artık iyice bağımsız bir de yarışma düzenlendi. Bu yıl üçüncü defa düzenlenen İstanbul Uluslararası Mutfak Günlerinin yöneticileri ve Mutfak Profesyonelleri Derneği jüride yer almamı istemişler. Kalktık fuar alanına gittik. Burada insanın gideceği yere ulaşması deveye hendek atlatmak gibi... Bizi hemen kapıda İstanbul Uluslararası Mutfak Günleri'nin koordinatörü Gül Ünsever teslim aldı. Yarışmaların yapıldığı yer kabaca 30 metreye 60 metre civarında 7-8 metre yükseklikte bir salon. Bir uzun kenarına portatif tribün kurulmuş. İzleyiciler yerleşmiş tezahürat yapıyorlar. Diğer uzun kenarda 2 metreye 4 metrelik standlar inşa olunmuş. İçinde yarışmacılar yemekleri hazırlıyorlar. Ortada ise boş üç dört adet masa var. Jüri üyeleri dolaşıyor, faaliyetleri izliyor, yapılanları tadıyor, not alıyorlar. Ben ve diğer jüri üyeleri iki çeşitten oluşan öğle yemeği için yarışanları değerlendirdik. Yarışmacılardan toplam 30 dakika içinde yönetici düzeyinde ödeme yapabilen, kısıtlı vakti olan müşterilere servis olunabilecek iki kaplık bir öğle yemeği menüsü sorulmuş. Beş kişilik jüri yarışmanın birincisi olarak Genç Aşçılar Derneğini temsilen katılan Erkan Soylu ve Ömer Eseni seçtik. Bu sonuç her açıdan değerli. Neden? Çünkü Mutfak Günleri'nin üçüncü yılında ulaşılan nokta önemli: Dört gün boyunca 50 kategoride yarışmak üzere İstanbul'a gelen yaklaşık 500 aşçı var. Yarışmalar ustalar ve gençler olmak üzere iki kulvarda yapılıyor. Dolayısıyla bu iki genç aşçımızın üstelik artık küresel kültürün sorduğu sorulara yanıt olan yaratıcı yaklaşımlarını alkışlamalıyız. Hem bu gençleri hem de Genç Aşçılar Derneği'ni kutluyor ve yarışmanın birinci olan tariflerinden birini size sunuyoruz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
