|
Sanem Çelik'in aşkı...
Aliye'ler, Polat Alemdar'lar, Şesu'lar, Nazlı'lar...
Onları tanımadan onların bu kadar korumasız olduğunu bilmezdim...
Üzerlerine giydikleri karakterlerin, hayatlarını bu denli çıplaklaştırdığını fark etmezdim...
Oynadıkları karakterle şöhret olanların, bu ağırlığı taşırken çektiklerini söyleseler inanmazdım...
Böylesi bir dünyayı yaşa deseler yaşamazdım...
Sanem Çelik, yönetmenle aşk yaşamış...
İkisi arabanın içinde birbirine sarılmış...
Yönetmen evli...
Sanem Çelik bekarmış...
Bir yönetmen, bir kadın oyuncu ve eşi olan diğer kadın oyuncu...
İki kadın, hatta iki kadın oyuncu arasında kalan bir erkek yönetmen...
Boşanmaya karar veren bir kadın...
Evden çıkamayan, telefonları açmayan bir diğer kadın...
Herkes onu konuşurken, hiçbir şey konuşulmuyormuş gibi sabah setine giden aradaki adam...
Bu aldatma olayı, yüz milyonlarca dolar paranın döndüğü televizyon sektöründe, müthiş tartışmaları başlatacaktır...
Aliye karalanıp yok edilmeye çalışılacaktır...
Rezil kadın muamelesine tabi tutulacaktır...
Çünkü halk Aliye'yi sevmektedir...
Sanem Çelik üzerinden Aliye sevgisi yok edilmek istenecektir...
Tıpkı Çocuklar Duymasın'da Pınar'a yapıldığı gibi...
Tıpkı Kurtlar Vadisi'ne yapılmak istendiği gibi...
Yüz milyonlarca doların döndüğü televizyon sektörü, Sanem Çelik'i yaşatmayacaktır...
Sanem Çelik üzerinden Aliye'yi yok etmek isteyecektir...
Aliye dizisine sahip olamayanlar, Sanem Çelik üzerinden Aliye'yi karalayacaktır...
Tıpkı Kurtlar Vadisi'ne sahip olamayanların Kurtlar Vadisi'ni bokladığı gibi...
Tıpkı Çocuklar Duymasın'ı transfer edemeyenlerin Pınar Altuğ'a en iffetsiz dediği gibi...
Tıpkı Tamer Karadağlı'ya şantaj için gönderilen seks kasetini, seks alemi haline getirdiği gibi...
Yüz milyonlarca doları kaybedenler, yüz milyonlarca dolarlık kampanyayla, iffetsiz suçlamasına başlamışlardır bile...
Televizyon dünyasında etik tartışmalar sahtedir...
Televizyon dünyasında, yüz milyonlarca dolarlık kâr vardır...
Televizyon dünyasında, milyonlarca doları kazanmak uğruna, hiçbir insan tanımadan her şeyin üstüne gitmek vardır...
Rakipleri yok etmek için her yolu denemek vardır...
Her olayı sonsuz derecede kullanmak vardır...
Televizyon dünyasında etik, çoğu zaman yüz milyonlarca dolarlık kazançlar demektir...
Ben en çok iki genç kadın oyuncuya acırım...
Biri aldatılmıştır...
Kocası tarafından...
Aldatılmadan çok daha fazlası, milyonların önünde aldatılan kadın olmaktır...
Diğeri aşk yaşamıştır...
Evli bir erkekle...
Ama aşk yaşamaktan çok daha fazlasını Türkiye'nin iffetsizi olarak gösterilmek istendiğinde görmektedir...
Aliye'yi yıkmaya çalışırken, Sanem Çelik'i öldürmek istediklerinde fark etmektedir, hayatın ne acımasız olduğunu...
Gencecik hayatlar taşıyamayacakları yüklerin altında ezilemektedir..
Bu ezilme bir süperstarın, bir megastarın yaşamının ezilmesi değildir...
Onlar süper ya da mega star olana kadar çok yollardan geçmektedir...
Hazmede hazmede gelmektedir...
Bu kızlar daha genceciktir...
Aliye ya da Fahriye gerçek değildir...
Bu kızlar ya da Polat Alemdar'lar bu ağır yüklerin altında nasıl yaşayacaktır?..
İki genç kız, başlarına nelerin geldiğini ve daha geleceğini bilseler, bir daha dizi oyuncusu olmayı düşünürler miydi?..
Bir kadınla bir erkeğin aldatmasının, milyonların önünde, gazete manşetlerinde iffetsizlik sembolü olacağını düşünseler, bu hayatı isteyecekler miydi?..
Televizyon dünyasının yüz milyonlarca dolarlık kârları uğruna, bütün pislikleri üzerine atıldığı halde, sizin karşınızda alnı ak durabilmiş bir televizyon kahramanı...
"Acı var mı acı" demeden, acı bir tebessümle izlemektedir olanları...
|
