Oyak-Arcelor ortaklığında uyarılarım haklı çıktı

Oyak-Arcelor ortaklığı için Rekabet Kurulu'nun kararının açıklanacağı günden bir gün önce, Oyak'ın ortaklık talebi geri çekildi. Oyak'ın gerekçesi, Rekabet Kurulu'ndan beklenen iznin Erdemir'in devralma sürecini geciktirecek olması. Ancak Oyak'ın bu gerekçesi piyasalara pek inandırıcı gelmedi. Çünkü Oyak, talebini Çarşamba günü öğleden sonra geri çektiğini açıkladı. Oysa karar ertesi gün yani Perşembe günü açıklanacaktı. Muhtemelen daha önce yazdığım yazılarda belirttiğim gibi, Rekabet Kurulu'ndan çıkacak kararın olumsuz olacağı bilgileri Oyak Genel Müdürlüğü'ne de ulaştı. Oyak Genel Müdürlüğü bu konuda olumsuz kararla karşılaşıp, yazdıklarımızla haklı olduğumuz gerçeği ile karşılaşmak istemediği için, inandırıcı olmayan bir gerekçe ile kamuoyuna birleşmeden vazgeçtiğini açıkladı.
Oyak, ülkemizin güzide bir kuruluşudur. Bu kuruluşun temsil ettiği değerler itibarıyla, itibarı ve saygınlığı kurumu temsil edenler kadar bizim gibi bu değerlere sevgi ve saygı duyan kişiler tarafından da gözetilmektedir. Oyak'ın temsil ettiği değerlere karşı duyduğum sevgi, bu kurumu yöneten bazı sivil yöneticilerin hatalı, ya da Oyak'ı sıkıntıya sokabilecek yanlış uygulamalarını örtmeyi değil, aksine uzmanlık alanımla ilgili Oyak-Arcelor birleşmesinin rekabete aykırı olabileceği gerçeğini ifade etmeyi gerektirmektedir.
Oyak, kurumun sözkonusu sivil yöneticileri kadar bizim de, yani milli ekonominin de bir varlığıdır. Kurumun rekabet kapsamında değerlendirilebilecek işlem ve tasarrufları, diğer tüm kurum ve kuruluşlarda olduğu gibi, uzmanlık alanım itibarı ile değerlendirme alanımız içindedir. Uzmanlık alanım ile ilgili bu konularda objektif değerlendirmelerimizi siz değerli okuyucularımla paylaşmaya devam edeceğim.

Oyak hatalı adım attı
Oyak, Erdemir ihalesini kazanınca ben de bu konudaki mutluluğumu, yazdığım yazı ve katıldığım televizyonların haber programlarında yaptığım değerlendirmelerle ortaya koymuştum. Ancak daha sonra Erdemir'i kontrol edecek Ataer şirketine ortaklık için Oyak'ın Mittal ve Arcelor ile görüşmeler yaptığını da okuyucularıma ilk defa ben duyurmuştum. Daha sonraki süreçte; Oyak, ortaklık için tercihini Arcelor'dan yana koyunca, yazdığım yazılarla bu birleşmenin 4054 sayılı Rekabet Kanunu'nun 7. maddesine ve bu konudaki tebliğe aykırı olabileceğini belirtmiştim. Rekabet Kurumu'nun kurucu başkanlığını yapan, birleşme ve devralma tebliğini yayınlatan biri olarak gerekçem kuvvetliydi. Ülkemizde soğuk sac üretiminde sadece Erdemir ve Borçelik faaliyet gösteriyor. Oyak'ın ortak almak istediği Arcelor, Erdemir'i kontrol edecek Ataer şirketinin yüzde 41 ortağı olacak, diğer taraftan da rakip Borçelik'in yüzde 40 hissesi ile en büyük ortağı olacak. Bu durumda rekabet nasıl sağlanacak? Rekabet Kanunu buna nasıl müsaade edecek? Oyak gibi büyük bir grubun yönetiminin, böyle bir ortaklık için Rekabet Kurulu'nun izin vermeyeceğini bilmesi lazım. Bu konuda değerlendirmelerde bulunan konunun uzmanlarına "haddini aşıyor" yakıştırmasında bulunan hadlerini aşan avukatlar o zaman neredeydi? Oyak'ı sıkıntıya sokabilecek bu uygulama için yönetimi neden uyarmadılar?

Mümkün değildi
Nitekim, gelişen süreçte değerlendirmelerimin doğru olduğu ortaya çıktı. Oyak-Arcelor birleşmesini inceleyen Rekabet Kurumu uzmanlarının hazırladıkları inceleme raporunda böyle bir birleşmenin sakıncalı olabileceği ve Kurul'un da bu birleşmeye sıcak bakmadığı yorumları ağırlık kazanınca, Rekabet Kurulu'nun karardan bir gün önce Oyak birleşme talebini geri çekti.
Oyak-Arcelor birleşmesinin rekabet yasasına göre, mevcut koşullarda mümkün olamayacağını yazmıştım. Ortaya çıkan durum Oyak yönetimini değil, beni haklı çıkarmıştır.
Oyak'ın açıklamasında, bu birleşmenin Erdemir'i devraldıktan sonra tekrar gündeme gelebileceğinin sinyalini veriliyor.
Oyak'ın böyle bir adım atması halinde, korkarım ki; bu kez engel sadece Rekabet Kurumu'ndan değil, aynı zamanda çağrı zorunluluğu nedeniyle SPK'dan da gelebileceği hatırlatmasında bulunmak istiyorum.
Ülkemizin güzide kurumu Oyak'ın bazı sivil yöneticilerince, araştırma yapılmadan alabileceği kararlar ile sıkıntıya girmesini istemiyorum.