 |  |
  |
|
Kızdılar ama ne kadar
Hamas liderinin hükümet değil, AKP tarafından davet edildiği söylenmişti. Dün Başbakan'ın ağzından "Bunun böyle olmadığı" açıklandı. Davet Başbakan Erdoğan'ın bilgi ve onayıyla yapılmış. Ziyaret sonrasında AKP'nin tezi, Hamas'ın ilk kez "barış ve uzlaşma" kelimelerini telaffuz ettiği ve Türkiye'nin Ortadoğu'da yeni bir uzlaşma sürecine katkı sağladığı yönündeydi. Ancak Türkiye'den İran'a giden Hamas lideri İran'da farklı bir ton tutturdu ve "İsrail'e karşı silahlı mücadeleye" devam dedi. Yani Hamas'ta değişen pek bir şey yok. Bu arada Türkiye'nin Hamas'la ilişki kurmasıyla ilgili olarak Çin ve Rus basınında "dalga geçen" yorumlar yapılıyor. "Türkiye Ortadoğu'da rol kapmaya çalışıyor ama bu saatten sonra zor" deniliyor. Benzer bir mesaj Mısır'dan da "resmen" geldi. Mısırlılar, "Bu işe karışmayın" dedi. Zaten AKP'nin dış politikası Ortadoğu konusunda "çökmüş" vaziyette. Bunu geçen yıl yazmıştım. Geçen yıl, bizim Başbakan Etiyopya ve Güney Afrika gezisindeyken, Blair Londra'da "Ortadoğu Barış Konferansı" düzenlemiş, İsrail dahil 30'u aşkın ülkenin çağrıldığı bu konferansta, Türkiye'ye bir davet yapılmamıştı. Net durum bu. Bu arada önceki gün Dışişleri Bakanlığı'na gitmeyip "kriz yaratan" İsrail Büyükelçisi Avivi dün AKP Genel Merkezi'ne gitti. Aslında her iki taraf da krizi aşmak istiyor. İsrail bunu bir kan davası haline getirme niyetinde değil. Ancak her iki taraf da birbirine bozuk. Türk tarafı "İsrailliler'e Hamas temaslarımızla ilgili bilgi vereceğiz" diye haber salınca İsrail alındı. Hükümetin "İşte bakın İsrail alınmış falan değil" mesajı vermesine imkân sağlamamak için önceki gün Dışişleri'ne gitmediler. Bu tavrın talimatı Tel Aviv'den geldi. Dünkü genel merkez ziyareti ise "Kızdık ama o kadar da değil" tavrı olarak yorumlanıyor. Kızgınlığın boyutunu nisanda anlarız. Nasıl olsa yine bir Ermeni Soykırım Tasarısı ABD'de Temsilciler Meclisi veya Senato'ya gelir.
|