Gül, daveti Livni'ye bildirdi
Hamas'ın siyasi lideri Halit Meşal ve beraberindeki heyetin Ankara ziyareti, "çat kapı ben geldim" sürprizi değil. Üzerine "AK Parti'nin daveti" kılıfı örtülmüş olsa da ziyaret tamamen Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı'nın bilgisinde gerçekleşti. Ziyaretin gerçekleşeceği de kısa süre önce, İsrail ve ABD'ye üst düzeyde doğrudan iletildi. Ziyaretle ilgili gelişmeler de şöyle yaşandı: Öncelikle, Türkiye'ye gelmeyi Hamas istedi. Bir süre önce Mısır ve Ürdün'de temaslarda bulunan Meşal, Türkiye'yi devre dışı bırakmak istemedi. İsrail üzerinden Filistin'e girmesi dahi yasak olan Halit Meşal, ayrıca yaşamını sürdürdüğü Şam'da İran Cumhurbaşkanı ile de buluştu. Son olarak da, Ortadoğu'da barışı sağlamak için BM, ABD ve AB'nin oluşturduğu Ortadoğu Dörtlüsü'nün (Quarted) halkası Rusya'nın Devlet Başkanı Vladimir Putin, Meşal'i Moskova'ya davet etti.
Gül'ün telefonu Ankara da bu gelişmelere seyirci kalmak istemedi. Özellikle, İran'ın Hamas üzerinde etkin bir yer edinmek için kolları sıvadığı dönemde, "bölgedeki etkinliğinin heba olmasını" arzu etmedi. Ziyaretin temelleri bu şekilde atıldı. Ankara bu aşamada İsrail ve ABD ile temasını koparmadı. Bizzat Dışişleri Bakanı Abdullah Gül devreye girdi. Gül, İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni ile iki kez telefon görüşmesi yaptı. Aktarıldığına göre Gül, Livni'ye şu mesajı iletti: "Doğu Kudüs'te bile verilen oylar sonucu Filistin halkının demokratik seçimiyle işbaşına gelmiş Hamas'ı yok farz etmeyin. Filistin halkının kararına herkes saygı göstermeli. Barış süreci devam etmeli." Gül, Hamas'a Ortadoğu Dörtlüsü'nün ve uluslararası camianın mesajlarının da doğru aktarılması gerektiğinin altını çizdi. Livni'nin yanıtı her iki görüşmede de aynı oldu: "Hamas, öncelikle İsrail'i tanıdığını, şiddetten vazgeçeceğini ve kınadığını açıklamalı. Sizin de Hamas ile temas etmenizi hoş karşılamayız." Gül, meslektaşı Livni'ye şu tavsiyede bulundu: "Lütfen, bu derece panik içinde (alarmist) olmayın. Bunlara da (Hamas) birilerinin doğruları göstermesi, anlatması lazım. Barış sürecinin devam etmesi gerekir. Doğu Kudüs'te bile seçim yapıldı. Realitenin herkesin gözü önünde gerçekleşmesi lazım." Görüşmeler bu çerçevede son buldu. ABD'ye de aynı mesaj iletildi.
Saat 16.00'daki mesaj... Bu gelişmeler yaşanırken önceki gün saat 16.00'da Türkiye'nin Şam Büyükelçiliği'nden Ankara'ya şu mesaj ulaştı. "Halit Meşal ve arkadaşları, Ankara'yı ziyaret etmek amacıyla müracaatta bulundu." Dışişleri ile birlikte Başbakan'ın danışmanlarına iletilen mesaj Ankara'da olumlu karşılandı. Ziyarete "AK Parti daveti" örtüsü geçirildi. " Teknik kadro yardımı" adı altında da görüşmelere Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Ahmet Üzümcü başkanlığındaki heyet gönderildi. Hamas heyetine şu üç mesaj verildi: "Demokratik bir seçimden geldiniz, demokrat kalın. Şiddeti reddedin. Barış süreci sürmeli ve Filistin ile İsrail iki devlet olarak yan yana yaşamalı." Bunların kabul görmesi halinde, ziyarete hükümet nezdinde resmi bir sıfat kazandırılacağı da Hamas heyetine aktarıldı. Katılımcı üyesi bulunduğu AB'nin terörist örgütler listesinde olan Hamas'ı kabul etmekle Ankara cesur bir adım attı. Bunu yaparken, bir araya gelemeyen iki elementi kaynaştıran ve hiçbir şey almadan işlevine son veren katalizör rol üstlenme çabasında bulunduğunu kayda geçirdi. Başarılı olması halinde, karikatür krizi sonrasında üstlendiği uluslararası rolü bir başka alandaki başarıyla taçlandıracağı kaçınılmaz. Tabii altyapısı iyi hazırlanmış ise...
|