| |
|
|
Katil zanlısı bir çocuğun portresi
Katil zanlısı bir çocuğun portresi Sabah karanlığı diyeceğim bir saatte otel odamın telefonu çalıyor. Arayan muhabir arkadaşımız Yavuz Rençberler: - Abi almışlar çocuğu. Sabaha karşı 03.30'da yakalamışlar. Giyinip aşağı inmem 5 dakika sürüyor. Sonra ışık hızıyla toplanan bilgi kırıntıları, tamamlamaya çalıştığımız bir puzzle ve yola çıkış. İstikamet Trabzon Fatih Lisesi. Çok uzakta değilmiş zaten. 5 dakika sonra oradayız. Ana kapının girişinde bekçi kulübesi var ama kulübede güvenlikçiler değil, kollarında nöbetçi pazıbendi olan öğrenciler var. Müdürle görüşmemiz için biri rehberlik ediyor bize. Teneffüse denk gelmek hem iyi hem kötü. Çocuklarla sohbet, muhabbet, istihbarata yararlı. Lakin dur durak bilmiyor keratalar. Az sonra misafir edildiğimiz müdür muavininin odasında derlediğimiz bilgiler var. Çocuk (O.A.) okula yazılmış, lise 1 A sınıfına başlamış ama çok uzun süre devamsızlık yapıp gelmeyince kaydı silinmiş. Bir arkadaşı kulağıma fısıldıyor. 'Kiliseden para aldığını duymuştuk. Çömlekçi Mahallesi'nde 5 numaralı sokak var abi. Orada berbere sor göstersin evini. Babası dişçidir onun. Herkes tanır.'
Yoksul bölge Okula verdiğimiz geçici rahatsızlık karşısında idarecilerin tatlı sert ikazları var da, biz çoktan Çömlekçi yolundayız. Bu semt, adı fuhuşla anılan pek çok oteli ve mekanı barındırıyor. Oysa sokak aralarına girince görüyoruz ki son derece mütevazı, hatta yoksul insanların bölgesi.
İki kardeşi evde Berbere değil tüpçüye soruyoruz. Az biraz çalışma ve işte evi bulduk. Sabaha karşı basılan, O.A.'nın tedirgin uykulardan uyandırılıp alındığı ev burası işte. Üvey annesiyle diş teknisyeni baba da alındığı için ev boştur sanıyoruz. Her ihtimale karşı zili çalıyorum. Kapı açılıyor, karşımıza biri kız iki küçük çocuk çıkıyor. Zanlının kardeşleriymiş o çocuklar.
Diş atölyesi Buyur ediyorlar ama ancak kapının kenarına kadar giriyoruz. Belli ki dar gelirli aile evi burası. Odada ranza usulü 4 yatak var. Bir de salonun ortasında çekyat açık. Arama yapıldığı her şeyin alt üst olmasından belli. Resim albümünde gördüğüm bir kare var. Üvey anne eşinin göğsüne silah dayamış şaka yapıyor. Aynı silah papazın öldürülmesinde kullanıldı ve şakası yoktu yazık ki. Fotoğrafın üzerinden çekim yapıyorum. Kuşlar da söylemişti, oradan biliyordum ; çocuk bu evde, silahı ise babasının bir sokak ötedeki diş atölyesinde bulunmuştu.
Parçalanmış aile Dışarı çıkınca çevremizi saran 14-15 yaşında mahalle çocukları var. Anlatınca çok şaşırıyor; 'Top oynardık, internet kafeye gider yarış oynardık, çelimsiz, çok da cesur görünmeyen iyi bir arkadaşımızdı, nasıl yaptı bunu' diyor hepsi de. Sonra bir başka komşu yarım ağız anlatıyor: 'Parçalanmış bir aile işte. Bu Ruslar, Rumenler, Azeriler çok yuva yıktı burada. Bu çocuğun da küçüklüğünde boşandı anne babası. Bunlar Azeri bir üvey ana eline düştü. Bir evi de Trabzon Lisesi karşısında. Orada esas anne var. Bir oraya bir buraya sıkıldı, bunaldı yavrucak. Bunları bu durumda kullanmak çok kolay. Herhalde azmettirdiler.'
|