|
|
|
|
Aile fikrini birbirimizi bulunca yakaladık
Bir yanda film yönetmeni, prodüktör, reklamcı, yayıncı, sunucu, oyuncu kimliği; diğer yanda da 15 yıllık eşi Rebeka Haas ve dört çocuğu... Sinan Çetin ve eşi, aşklarını ve evliliklerini tüm detaylarıyla anlattı... Şamdan Plus'ın yeni sayısı için Aylin Varon'a konuşan Sinan Çetin eşi için, "Onun küçücük bir somurtması bütün günümü mahveder" derken; Haas, "Aileyi Sinan yüzünden kurdum" diyor....
SİNAN ÇETİN: * Ben aile fikrini Rebeka'yla tanıdım. Rebeka olmasaydı benim için aile fikri yoktu. Aslında aile benim için zamanı gelen bir fikirdi. 1990'da aile olduk. Bir film çekiminde tanıştık. Karakterinin yüzüne vurmasından etkilendim. Bu kadına aşık olmalıyım dedirten bir şeydi, aşık oldum görür görmez. Hatta görür görmez evlenmeye karar verdim. * Sinan Çetin acaba Türk biriyle evlenebilir miydi?... Birkaç tane denedim, çok tatlı insanlardı. Hepsi çok sevdiğim insanlardı ama Rebeka'yla olan kimyayı başka kimseyle yakalamadım. * Evde ipler hanımın elindedir. Ben arada karışıyorum ama o nasıl isterse öyle yaparız. Ben Rebeka mutsuz olunca mutsuz olan bir koca türüyüm. Onun suratının küçücük bir somurtması bile benim bütün günümün mahvolmasına neden olabilir. Evdeki mutluluğun barometresi, Rebeka'nın gülümseme ifadesidir. * Bu aralar daha fazla yaklaştık birbirimize. Eskiden daha az görüşüyorduk. Çünkü ben yaşlandıkça eve daha çok bağlanmaya başladım. Bir de mesela geçen gün Rebeka'yla bir yere gittik. Baktık ki evden daha güzel bir yer yok bizim için... * Ben Rebeka'yı her gün yeniden tanıyorum. Bir gün çok filozof bir kız olduğunu düşünüyorum. Bir gün 'ne kadar iyi kalpli bir kızmış' diyorum. Bir gün 'ne kadar iyi bir aşçıymış' diyorum. Çok iyi bir anne olduğunu görüyorum. Bütün kadınlara ait birtakım olumsuz özellikleri de var. Durup dururken bir şeye takıp sinirlenmesi mesela... Kadınsal tepkiler ülke mülke dinlemiyor yani... Ama şunu da söyleyeyim. Rebeka yeryüzünün en iyi giyinen kadınıdır. Binlerce güzel kostümü vardır ve hâlâ sabah ne giyeceğim diye problem çıkarır... (Gülüyor) * Mutluluğumuzun sırrını söyleyeyim: Bütün evli çiftler, başta birbirlerini çok beğeniyorlar. Zamanla birbirlerini değiştirmeye çalışıyorlar. Aşık olduğun adamın niçin değişmesini istiyorsun? Ben insanların birbirini değiştirme çabasının zaten beyhude olduğuna inanıyorum. İnsanların birbirini değiştirmesi ve eleştirmesini de yedi günahtan biri sayıyorum. Yedi günahın içinde karşı tarafı eleştirme var mı bilmiyorum. Ama sekizinci günah budur! Tiksinti duyarım eleştiriden, eleştirilmekten ve eleştirmekten...
REBEKA HAAS: * Ben aileyi Sinan yüzünden kurdum. Onunla Canan Güreli'nin coprodüktörlüğünü yaptığı, birkaç ülkenin ortak yapımı olan bir filmde tanıştık. Ben asistanlık yapıyordum. Tam 'Mr. and Mrs. Smith' gibiydik. Sinan ilk önce beni ikna etmek zorunda kaldı. Çünkü ben epey kariyer odaklıydım. Fakat kendini ve evliliği bana kabul ettirmiş olmasına çok sevindim sonra. * İlk önce bilmiyordum ama sonra keşfettim ki Sinan tam benim tipim. Çekici, gerçek erkek, çalışkan, ilginç ve de en önemlisi akıllı... * Sinan'ın bu kadar ünlü olması bazen hayatı kolaylaştırıyor ama bazen de çok zorlaştırıyor. Ben fazla sevmiyorum bu durumu. Her zaman beni tanıyan insanlarla karşılaşmak istemiyorum. Zaman zaman anonim olmak istiyorum. O zaman biraz rahatsız ediyor. Ama bence Sinan'da gösterecek, söyleyecek çok mal var. Bir de karizması var. O yüzden ön planda olsun. Biz zaten birçok işi birlikte yapıyoruz. O önde olsun, ben arkada farketmez. Arka planda olmak da beni rahatsız etmiyor zaten. * Yoga yapıyorum. Yoga DVD'leri yapacağız. İrlandalı bir arkadaşım binamızda yoga stüdyosu açacak. Yardım ediyorum. Bir de bizim yapım şirketini Sinan'la beraber yürütüyoruz. Orada prodüktör olarak işim çok. Bir de çocuklarım var tabii. Öncelik olarak ailemi, çocuklarımı öne koydum.
|
|
|
|
|
|
|
|
|