Çilli horoz!...
Uzun bir uykudan mı uyandık biz? Yaşadıklarımız rüya mı, gerçek mi? Bütün o kavgagürültü, bütün o tartışmalar yaşandı mı sahiden? Rüya görmemişsek, neden her şey "uykudan önce" ki gibi peki?
Sözgelimi... Ağca zaten içerideydi, şimdi yine içeride. Arada, bütün dünya medyasını da başımıza toplayan o "hengâme" neden yaşandı peki? Ağca çıktı... girdi. Yücel Aşkın girdi... çıktı. Rektör Aşkın zaten dışarıdaydı, şimdi yine dışarıda. Arada bütün dünya medyasını da başımıza toplayan o "hengâme" neden yaşandı peki? Orhan Pamuk zaten yargılanmayacaktı. Herkes biliyordu bunu... Şimdi yargılanmayacağı kesinleşti işte... Arada bütün dünya medyasını da başımıza toplayan o "hengâme" neden yaşandı peki? Şemdinli'de "bir şey" ler oldu. Kim sorumlu, kim değil; bunca zaman geçtikten sonra belli oldu mu? Arada dünya medyasını başımıza toplayan o "hengâme" neden yaşandı peki? Dahası da var! O karanlık olaylardan sonra; iktidarıyla muhalefetiyle, herkes Şemdinli'ye gidip "kimlik nutukları" attı. Oysa bugün alt kimlikler yine "alt kimlik", üst kimlikler yine "üst kimlik", kimlikler aynı kimlik! Arada o "kimlik hengâme" si neden yaşandı peki? Biz milletçe daha önce de tavuk eti yemekteydik. Şimdi yine yiyoruz. Arada, dünya medyasını da başımıza toplayan o "hengâme" neden yaşandı peki? Bizim eskiden Dubai Towers'ımız yoktu. Muhtemelen yine olmayacak. Anayasa Mahkemesi burgulu kulelerin yapılmasına imkan sağlayan düzenlemeyi iptal etti. Arada o "hengâme" neden yaşandı peki? Kamuoyu Ofer'in adını Galataport'la duydu. Haftalarca bu ihaleyi ve projeyi tartıştı. Lakin ihale Danıştay tarafından durduruldu. Şimdi Karaköy sahillerinde her şey eskisi gibi... Arada o "hengâme" neden yaşandı peki? İmam hatiplerde durum eskisi gibi... Başörtüsünde de durum eskisi gibi... AİHM kararından sonra o "ulema hengâmesi" neden yaşandı peki? Unuttuk ama, o kadar konuşulan yeni Türk Ceza Kanunu'nda da durum tartışmaların öncesindeki gibi... Zina yasası da, kadınların soyadı meselesi de, karma namaz işi de öyle. Biz o kadar "hengâme" yi neden yaşadık peki? Hemen bütün Güneydoğu Roj TV'ye çevirmiş antenlerini... Bağdaş kurup seyrediyor. Arada o "hengâme" neden yaşandı peki? 3 Ekim'de AB ile müzakere sürecinin başlaması neredeyse "törenler" le kutlandı. Şimdiyse her şey eskisi gibi... Hatta, AB hedefinden uzaklaşılıyor sanki... Arada o "bayram heng â mesi" neden yaşandı peki? Yine eskilerde kaldığı için unutuldu ama, büyük gürültülerle "ikinci tezkere" çıkarıldı Meclis'ten. Türkiye Irak'a asker gönderebilecekti. Sonra askıya alındı. Bir daha da askıdan inmedi. Kırmızı çizgiler silindi, gitti. Durum daha önce neyse, öyle kaldı. Ne asker gitti, ne asker geldi. Peki ama o "hengâme" neden yaşandı?
Türkçe'de "patırtı, gürültü, kavga" anlamına gelen bu nafile, bu boşuna "hengâme" nin kimdir asıl sorumlusu? İktidar mı, medya mı, "başka" ları mı? Siz bulun!.. Zaten maksadımız o değildir; büyük gürültülerle tartıştığımız hemen bütün olaylarda, her şeyin başa dönerek "eski tas eski hamam" olduğunun hatırlatılmasıdır. Onca zamanı ve "toplumsal enerji" yi neden boşa harcadığımızın sorgulanmasıdır yalnızca... Bir de; "Cambaza bak!" durumunun olup olmadığı sorusunun atılmasıdır ortalığa...
Fakat... Yazıyı bitirirken fark ettik ki "eskiye dönmeyen, dönemeyen" bir tek şey vardır: Bizim mahallenin "çilli horoz"u! Garibim, kuş gribi korkusuyla boğazlanmıştır o günlerde... Artık horoz sesiyle uyanamıyoruz erkenden, ne yazık ki! Bizi kim uyandıracak "derin uyku"lardan şimdi?
|