|
|
|
|
|
|
Genel yayın yönetmenlerine sorduk: Siz yayımlar mıydınız?
* Fatih Altaylı (SABAH) "Bu karikatürler benim önüme gelseydi asla yayımlamazdım. Bunun birkaç nedeni var. Birincisi herhangi bir inancın kutsal saydığı bir şey hakaret içerir şekilde, o inanca sahip kişileri rencide edecek şekilde mizah malzemesi yapılamaz. Bu konuda bir örnek bile yaşadım. Türk Hava Yolları'nın Buda'yı kullandığı bir tanıtım filmi vardı. Filmde Buda gözleriyle bir uçağı takip ediyordu. Düşünün Budizm tanrısal dinler arasında sayılmıyor bile. Ama ne olursa olsun milyarlarca kişi Buda'ya inanıyor. Dolayısıyla onun kullanılmasını doğru bulmamış, eleştirmiştim. İkinci olarak konjonktüre de bakmak gerekir. Dünyada varolan konjonktürde İslamiyet'e karşı birtakım kampanyalar varken bu karikatürleri yayımlamak doğru değil. Çünkü bu karikatürler belli bir önyargıyı bir ard niyeti de içinde barındırıyor. Basın özgürlüğü adına bunları yayımlamak da anlaşılmaz bir şey. Basın özgürlüğü hiçbir zaman inançlara saldırı özgürlüğünü içermez."
* Ekrem Dumanlı (Zaman): "Hayır, yayımlamazdım. Çünkü özgürlük hakaret anlamına gelmez; gelmemeli. Almanya ve Fransa'daki gazetelere şunu sormak lazım: Benzer bir hakaret Antisemitizm içeren bir karikatür ile yapılsaydı; hangisi bunu yayımlama cesareti gösterebilirdi? Söz konusu İslamiyet olunca bazıları özgürlükçü kesiliyor. Halbuki dinin, peygamberliğin, kutsal kitapların insan inancına dayanan bir kıymeti var; bunu aşağılamak doğru değil. Sadece Hz.Muhammed değil; Hz. İsa, Hz. Musa ve diğer dinlerin kutsal saydığı bir sembole yönelik herhangi bir karikatürü de yayımlamak istemem."
* Sedat Ergin (Milliyet) "Yayımlayacağımı zannetmiyorum. Başka dinlere yönelik karikatürler karşısında da şu ölçüyü esas alırdım: eğer o dinin mensupları o karikatürü hoşgörüyle karşılayabiliyorlarsa yayımlardım. İnsanların kutsallarına saygı gereği ile basın özgürlüğü arasında bir denge kurmaktan geçiyor."
* Mustafa Karaalioğlu (Yeni Şafak) "Yayımlamazdık, bugüne kadar yayımlamadık da. Bugüne kadar Türk medyasında bir başka dinin, peygamberin ya da din büyüğüne yönelik hakaretamiz ya da bu gibi, bir kere gerçekte şunu söylemek lazım. Bir defa bu bilinçli yapılıyor. Güya hoşgörüyü sınamak için yapılıyor. Demek ki bu planlı. Provakatif olduğu baştan belli."
* İhsan Çaralan (Evrensel ) "Tabii ki yayımlamazdım. Başkası yayımlasa doğru bulmazdım. Sonuçta biz Türkiye'de yayım yapan bir gazeteyiz. Ancak bu yayımlandıktan sonra oluşan ve İslam dünyasından bunu yayımlayanlara yönelen tepkiyi de abes buluyorum. Sonuçta basın özgürlüğü diye bir şey var.
* Abdurrahman Dilipak (Vakit) "Herhangi bir dini topluluğun kutsal kabul ettiği bir şeye ilişkin karikatürü yayımlamazdım. Kuran diyor ki 'Siz onların kutsalına hakaret etmeyin ki onlar da sizin kutsalınıza saldırmasınlar'. Hakaret etmek özgürlüğünün ifadesi değildir."
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|