|
|
|
|
|
|
Espri gücü olan çiftler ayakta kalıyor
-Biraz önce evliliklerin yüzde 50'sinin bittiğini söylediniz. Peki devam edebilenlerin sırrı ne? - Espri gücü çok önemli. Ve tabii sorunlara ve hayata daha iyimser bir gözle bakabilmek. Espri gücü olan, iyimser çiftler ayakta kalabiliyor. Bir de elindekinin değerini ve neye ihtiyacın olduğunu bilenler. Oysa bugünün evlilikleri hep tüketici evlilikler...
- Tüketici evililik derken neyi kastediyorsunuz? - Diyelim altınızda güzel bir araba var ama siz başkasında gördüğünüz arabayı istiyorsunuz, "Bu araba son model, daha iyi" diye. Tüketici evlilikler de böyle, yani siz evlisiniz ama diyorsunuz ki "Benim evliliğimden daha iyi evlilikler var, ben de öyle olmasını istiyorum." Halbuki şunu söylemeniz lazım kendinize, "Benim daha iyi bir evliliğe ihtiyacım var mı? Bu bana zaten yetiyor!"
- Diyelim siz bir çifti terapiye aldınız ve gördünüz ki o kadın ve adam asla bir arada olamaz. O zaman ne yapıyorsunuz? - Ben "olmaz"a karar veremem. İnsanlar bunu kendileri görmeli. Ayrıca benim hayatımda "olmaz" deyip olduğunu gördüğüm bir sürü şey var. Dolayısıyla hekim olarak hiçbir yere varamayacağımızı gördüğümüzde buna rağmen eşler ayrılmak istemiyorsa, mevcut koşullarda maksimum uyumu sağlamaya çalışırız. Bu koşullar altında çiftlerin birbirlerinden beklentilerini azaltmaya ya da kabulü getirmeye çalışırız. Benim terapist olarak öğrendiğim çok önemli bir şey var; değişim her şey değildir. Bazen kabul etmek de değişim kadar önemlidir.
- Peki evliliğe ikinci ya da üçüncü bir şans verilmeli mi? - Elbette çünkü insan her zaman birinci denemede başarılı olamaz. Ama iyi şeyler başaran insanlara bakın, kaç seferde başarmışlar? Dolayısıyla ikinci ya da üçüncü bir evliliğe şans verilmeli. -
Siz evli misiniz, nasıl gidiyor? - Ben evlenip ayrıldım ama benimki sayılmaz çünkü eşim İngilizdi!
|
|
|
|
|
|
|
|
|