Siyasi etik ve yargı...

Üç yasa, altı dönemdir Meclis'in gündemine gelir, ancak bir türlü çıkmaz... Sıralanırsa; İlki, dün TÜSİAD Genel Kurulu'nda Mustafa Koç ve Ömer Sabancı'nın dile getirdikleri "yargı reformu..."
İkincisi milletvekili dokunulmazlığı...
Sonuncusu da Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın "söylemedim" demesine karşın, CHP lideri Deniz Baykal'ın bankadaki hesabı hakkındaki sözleri ile yeniden ısınan "Siyasi Etik Yasası..." Meclis, her nedense konu bu üç yasaya gelince frene basar...
Hem de Bülent Arınç da dahil, 1983'ten bugüne tüm Meclis başkanlarının da bu konuda değişiklik yapılması için verdiği uğraşa rağmen.
Hatta, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne taahhütleri arasında bulunmasına karşın.

Bu dönem zor
Konuyu, TÜSİAD'ın Genel Kurulu'nda da dile getirilen "yargı reformu" ndan alırsak.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, daha önce de açıkladığı gibi, yargı reformunun kısa vadede olabileceğine ihtimal vermiyor.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'ndan kendisi ve müsteşarının ayrılması ve özerk bir kuruma dönüştürülmesini "yargının genel problemi içinde ufacık bir nokta olarak" görüyor.
Öncelikle yargıya insan kaynağı sağlayan başta hukuk fakülteleri olmak üzere tüm yargı kurumlarının reforma ihtiyacı olduğuna inanıyor.
Milletvekili dokunulmazlığı konusunda ise geçmiş dönemlerden farklı bir tavrı Meclis'ten kimse beklemesin.

Siyasi etik
"Siyasi Etik Yasası" na gelince;
TBMM Başkanı Bülent Arınç, geçen yıl şubat ayında Meclis'te düzenlediği sempozyumda konuyu gündeme getirdi ve biran önce çıkarılmasını istedi.
Bu çağrının da etkisiyle, CHP milletvekili Algan Hacaloğlu'nun hazırladığı teklif Meclis'teki bütün partilerin desteğiyle komisyonlardan geçti.
Bu sırada bazı milletvekillerinin isimlerinin Enerji Bakanlığı'ndaki operasyonda göz altına alınanlarla birlikte anılması Siyasi Etik Yasa Teklifi'ne hız veren faktör oldu.
Dört ay kadar önce süratle yasalaşması için ön sıraya alınması oylaması yapılırken, derin siyaset yine devreye girdi.
Siyasi Etik Yasası komisyonlara geri yollandı. Oysa, bu süre içinde Kamu Etik ve Bilgi Edinme çıkarıldı, Ombusmanlık Yasa Tasarısı da Meclis'e gelip sıraya girdi.
Memuru için "etik" şartını koşan siyaset, kendini bunun dışında tutmayı başardı.

Bakan olamazlar
Unakıtan'a atfedilen Baykal açıklaması ile gündeme taşınan Siyasi Etik Yasası bu dönemde çıkabilir mi? Yıllardır Siyasi Etik Yasası üzerinde çalışan AK Parti Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır'ın yanıtı şöyle oldu:
"Çıkacağına ihtimal vermiyorum."
Gerekçesini de kendisi açıkladı:
"Etik değerler uygulandığında bakan olamayacak çok kişi görürsünüz. Yakınları, eşi, çocuğu siyasetten faydalanıyorsa, etik değer onun bakanlıkta kalmasını mümkün kılar mı?" Siyasi etik ve nüfuz kullanma konusu dün Arınç'ın, Komisyon başkanları ile yaptığı toplantıda da gündeme gelmiş.
AK Parti Aydın Milletvekili Semiha Öyüş, Portekiz'de bir milletvekilinin yılda 56 kişi ile görüştüğünü öğrenince şaşırdığını söylemiş.
Oysa, TBMM'ye gelen ziyaretçi sayısı bazı günler 7 bin kişiyi buluyor.
Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan da dün bu duruma dikkat çekerek şöyle dedi:
"Türkiye, siyasi nüfuz sorununu bir türlü kıramıyor. Üstelik bunu herkes kullanıyor. Bölük pörçük reformlarla da bu iş çözülemiyor."
Toptan'ın da vurguladığı gibi; kökten değişiklik olmadan, siyasetteki etik kanamanın durması zor...