|
|
'PKK'nın lider kadrosu teslim edilecek'
ABD'nin iki önemli kuruluşu CİA ve FBI başkanlarının Türkiye'ye gelmesi günlerdir gazete manşetlerinde. İşin uzmanları, köşe yazarları son dönemin bu ilginç ziyaretinin perde arkasını aralamaya, ip uçlarından yola çıkarak ne anlama geldiğini değerlendirmeye çalışıyor. Ortada somut bir açıklama da yok. Buna rağmen ortak yaklaşım şu; ABD ve Türkiye arasında temeli birkaç ay önce atılan yeni bir süreç başlıyor. Bu sürecin içinde, Irak var, PKK var ve dahası geniş anlamda Ortadoğu var . Konuyu biraz ayrıntılı biçimde Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu'yla konuştuk. Mumcu önce genel bir tespit yaptı; " Irak'ta yeni kurulacak düzenin bölgesel güvenliğini sağlamak için Türkiye'ye ihtiyaç var. Türkiye olmadan orada kurulacak yeni yapı ayakta durmakta zorlanır. İşte bu noktada Türkiye'nin de kendi bölgesel istikrarına katkı sunabilmesi için kendi iç istikrarını tehdit eden sorunlardan kurtulması lazım. Benim gördüğüm o ki ABD de bunun farkında, Irak'ta ortaya çıkan yeni otoriteler de bunun farkında, Türkiye de yavaş yavaş bunun farkına varacak." Erkan Mumcu bu sürecin ne getireceğinin somut adımını ise şöyle anlatıyor: "Ne olacak söyleyeyim; PKK'nın lider kadrosunun teslim edileceği geriye kalan kadronun da çeşitli formüller içinde bir rehabilitasyona tabi tutulacağı ve eritileceği yeni bir süreç başlıyor." Araya girip soruyoruz, "Bu geniş kapsamlı bir siyasi af değil mi?" Erkan Mumcu sözü dolaştırmadan devam ediyor: "Af tabi, ama farklı bir af. Herkes için af değil. Bir kısım insan cezai soruşturmanın, kovuşturmanın konusu olacak ama kendi rızaları ile geldikleri için onlara ceza değil rehabilitasyon programı uygulanacak. Bu süreç böyle devam edecek. Bilhassa Kuzey Irak'ın güvenliği, Irak'ın ve bölgenin istikrarı açısından da bu bir ihtiyaç olarak gözüküyor." Mumcu, Amerikalıların başta verdikleri sözü tutacaklarını belirtiyor ve şöyle devam ediyor: "Irak'ın toprak bütünlüğünü koruyan ve özellikle petrol varlıklarının, Irak halkının ortak mülkiyetinde olduğu, -ki Amerikalılar da bunu istiyor- istikrar içinde bir Irak bizim açımızdan da arzu edilen bir durum. Bunun için de Kuzey Irak'ta bir Kürt Federasyonu olması bizi rahatsız eden bir şey değil. Ayrıca 90'lı yıllardan bugüne kadar Kuzey Iraklı Kürtlerin can güvenliğini kim korudu? Türkiye. Bundan sonra kim koruyabilir? Yine Türkiye. Bu gerçeği orada yaşayanlar bizden daha iyi görüyor."
|