|
|
"Buranın sorunları polisiye önlemlerle çözülemez"
Hakkari'nin yeni valisi Ayhan Nasuhbeyoğlu daha önce, Diyarbakır, Beytüşşebap, Ardahan, Giresun ve Sinop'ta görev yapmış. Spor, şiir ve müzikle ilgileniyor ama şu aralar Hakkari ile ilgili raporları okumaktan başka şey yapamıyor.
- Sekiz gündür görevdesiniz. Kimlerle görüştünüz? - Şu ana kadar belki en az 400 kişiyle görüştüm. Sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu Demokrasi Platformu'yla, İstanbul'dan gelen Yurttaş Girişimi'yle, seçilmiş yerel yöneticilerle, belediye başkanlarıyla görüştüm. Muhtarlarımız ve sivil toplum kuruluşları da sürekli ziyaret ediyorlar.
BİRLİK ARAYIŞI VAR - Hakkarililerin adaletin tecelli etmesi konusunda sizden büyük beklentileri var. - Şemdinli'de hiç istenmeyen olaylar yaşandı. Olay bağımsız yargı organlarına intikal etti, şu aşamada bir yorum yapmam mümkün değil. Ancak şunu söyleyebilirim, Misak-ı Milli sınırları içinde yaşayan bu coğrafyanın güzel insanları olarak geçmişten bugüne devam eden bir birlikteliğimiz var. Görüştüğüm herkes de birlik arayışında ve daha hızlı adımların atılması ve kalıcı çözümlerin yaratılması talepleri var.
- Hakkari ve Şemdinli'de sosyal hayat çok zayıf. Bu konuda valiliğin bir çalışması olacak mı? - Önümüzdeki günlerde hem Şemdinli'yi hem Yüksekova'yı ziyaret edeceğim. Belediye başkanları da bugün ziyaretimize geldiler. Yeni kaymakamlarla da görüşeceğim. Vatandaşlarımızla da sohbetlerimiz olacak. Hayatı normale döndürmek için elimizden geleni yapağız. Tahrip olan yerler için belediyemizin geliştirdiği projeye destek vereceğim.
- Burası kadınlara yönelik şiddetin yoğun olduğu bir bölge... - Ben buradayken hiçbir kadının dövüldüğünü duymadım.
- Birçok yerde yerel yönetimler mülki amirliklerle işbirliği içinde kadınlara yönelik, sığınmaevi, danışma merkezi gibi oluşumlar içine giriyor. Sizin böyle bir projeniz var mı? - Her gelene 'Aman' diyorum, 'Annelerinizin, kız kardeşlerinizin, çocuklarınızın ne söylediğine çok dikkat edin.' Bana sivil toplum kuruluşlarından bayan kardeşlerimiz geliyor, o tarz bir serzenişleri olmadı ama bu ülkemizde yaşanan bir olgu. Ben burada büyükşehirlerden daha fazla olduğuna inanmıyorum.
OHAL KALKTI AMA... - İki yıl önce 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için gelmiştim Hakkari'ye ve bu yoğun biçimde tartışılıyordu kadınlar arasında. - Doğrudur, önümüzdeki günlerde Sosyal Hizmetler Müdürümüz'den bir rapor alacağım ve eğer o raporda yoksa öneriler kısmına ben kendi el yazımla ilave edeceğim.
- Bunu bir söz sayıyorum. OHAL kalktı ve terörle mücadele de İçişleri Bakanlığı'nın yetkisi altında. Şemdinli'de ise birçok askeri araç ve asker gördük. Ne düşünürsünüz bu konuda? - Ulaşım güvenliği sadece Hakkari'nin sorunu değil. Bu tedbirler alınmazsa insanların düşeceği sıkıntıları hesaba katmak gerek.
- Şehir içinden bahsediyorum. - Bunların topyekun kalkmasını istiyor muyuz? Bunda mutabakata varmak önemli. Buradaki insanların sağduyusunun galip geleceğine inanıyorum.
- Birçok insanın Türkçe bilmediğini gördük. Siz Kürtçe biliyor musunuz? - Hayır ama vücut dilinden iyi anlarım.
- Boş zamanlarınızda neyle ilgilenirsiniz? - Şu anda sadece okuyorum, tarihle, toplumla ilgili şeyler. Şiirle ilgileniyorum.
- Kendiniz yazıyor musunuz? - Binin üzerinde şiirim var.
- Müzikle aranız nasıl? - Halk müziğiyle çok ilgilendim, derlemelerim var. Çok şarkıyı ezbere bilirim, usul, solfej dersleri aldım. Üniversite yıllarında Hacettepe korosunda yer aldım. Ama Mülkiye ağır bastı.
|