Danıştay'dan TÜPRAŞ'ta yürütmenin durdurulması istemlerine ret
Danıştay, TÜPRAŞ'ın yüzde 51'lik hissesinin blok satış yoluyla özelleştirilmesine ilişkin ihale komisyonu ve özelleştirmeye ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu kararlarını ve şartnamenin yürütmesinin durdurma istemlerini reddetti.
Danıştay 13. Dairesi, Petrol-İş Sendikası'nın, TÜPRAŞ'ın yüzde 51 oranındaki kamu hissesinin blok satış yoluyla özelleştirilmesine ilişkin şartnamenin, ihale komisyonunun özelleştirme kararını ve özelleştirmeye ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle 3 ayrı
davanın ilk aşamasını sonuçlandırdı. 13. Daire her üç davada da oybirliğiyle yürütmenin durdurulması istemini reddetti. Kararlar, taraflara tebliğ edildi.
Danıştay 13. Dairesi, TÜPRAŞ'ın özelleştirilmesinin 4046 sayılı Özelleştirme Yasası'ndaki ilkelere uygun yapıldığını, ekonomide verimlilik artışı ve kamu giderlerinde azalma sağlamak amacına uygun biçimde devletin sahip olacağı imtiyazlı hakları da belirleyerek tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığına işaret etti.
Danıştay 13. Dairesi, Petrol-İş Sendikası'nın, TÜPRAŞ'ın yüzde 51 oranındaki kamu hissesinin blok satış yoluyla özelleştirilmesine ilişkin şartnamenin, ihale komisyonunun özelleştirme kararını ve özelleştirmeye ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle 3 ayrı davanın ilk aşamasını sonuçlandırdı.
13. Daire, ihale şartnamesinin yürütmesinin durdurulması istemini koşullar gerçekleşmediği için reddetti. Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun 6 Nisan 2005 tarihli ve TÜPRAŞ'ın yüzde 51'lik hissesinin satışına olanak veren kararlarının yürütmesinin durdurulması istemini reddeden 13. Dairenin kararında, davacının bu özelleştirmenin Anayasa'ya aykırı olduğu iddiası yerinde görülmedi. Başbakanlık Kamu Ortaklığı İdaresi Başkanlığı'nın 10 Temmuz 1999 tarihinde TÜPRAŞ'ın özelleştirilmesine karar verdiği, TÜPRAŞ'ın ana sözleşmesinin buna göre yeniden düzenlendiği belirtildi.
İMTİYAZLI HİSSE
Kararda, ''imtiyazlı hisseye'' ait hakları etkileyecek değişiklikler ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) akaryakıt ihtiyacının öncelikle karşılanmasına yönelik yükümlülük ve buna ilişkin imtiyazlı hisseye tanınan hakları doğrudan veya dolaylı etkileyecek her türlü değişiklik yapılması yanında TSK'nın akaryakıt ihtiyacının karşılanmasını kısıtlayacak, şirketin bölünmesi veya başka bir şirketle birleşmesi, tasfiyesine ilişkin kararların ancak yönetim kurulunda imtiyazlı hisseyi temsil eden üyenin olumlu oy kullanması koşuluna bağlandığı anımsatıldı.
Kararda, kamu tüzel kişilerin mülkiyetinde bulunan işletme ve varlıkların özelleştirilmesine ilişkin esas ve usullerin düzenlenmesini yasaya bırakan Anayasa hükmü uyarınca 4046 sayılı Özelleştirme Yasası'nda yer alan ilkelere, ekonomide verimlilik artışı ve kamu giderlerinde azalma sağlamak amacına uygun biçimde devletin sahip olacağı imtiyazlı hakları da belirleyerek tesis edilen işlemin hukuka uygun bulunduğu belirtildi. 13. Daire, bu gerekçelerle TÜPRAŞ'ın yüzde 51 hissesinin özelleştirilmesine ilişkin kararının yürütmesini durdurma istemini reddetti.
İHALE KOMİSYONU KARARI
Danıştay 13. Dairesi, TÜPRAŞ'ın yüzde 51 oranındaki kamu hissesinin özelleştirilmesine ilişkin 12 Eylül 2005 tarihli ihale komisyonunun yürütmesinin durdurulması istemini de yerinde görmedi.
Dairenin bu davaya ilişkin kararında, ihaleye temel alınan ilgili yasal mevzuat hatırlatıldı.
TÜPRAŞ'ın ihale şartnamesinde belirtilen koşullara uygun olarak ihaleye çıkarıldığı, değer tespit komisyonu ile ihale komisyonunun oluşumunun yasaya uygun olduğu belirtilen kararda, şöyle denildi:
''Değer tespitinin danışmanlık hizmeti veren firmaya yaptırılan değerleme raporu ve değer tespit sonuç raporundaki veriler esas alınarak indirgenmiş nakit akım uygulaması ile bulunan değerle şirketin faaliyetinde kullanılmayan gayrımenkullerin değerlerinin eklenmesi suretiyle yüzde 51 oranındaki satışa konu şirketin hisselerinin minimum değer toplamı 1 milyar 686 milyon 316 bin ABD Doları tespit edildiği, bu değer esas alınarak ihale aşamasında uygulanan pazarlık usulü sonucu 12 Eylül 1005 tarihinde açık artırma suretiyle yapılan görüşmelerde, 4 milyar 140 milyon dolar bedelle ihale için peşin fiyat esasına göre nihai ve kesin teklif olarak ve ihale şartnamesinde yazılı olan ödeme koşullarına uygun şekilde ödeyeceği tutanakla tespit edilen en yüksek teklifi veren Koç-Shell girişim grubuna ihale edildiği anlaşılmaktadır.''
Danıştay 13. Dairesi kararında, yasal düzenlemelere uygun olarak ihale sürecini sonuçlandıran uyuşmazlık konusu ihale komisyonu kararında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı vurgulandı. 13. Daire'nin bu kararlarına karşı Petrol-İş sendikasının itiraz hakkı bulunuyor. İtirazı İdari Dava Daireleri Kurulu görüşecek.