'Açık' enflasyon hedeflemesi
Merkez Bankası dün yaptığı açıklamalarla, "örtük" enflasyon hedeflemesinden, "açık" enflasyon hedeflemesine geçiş için nasıl bir altyapıyı oluşturduğunu kamu oyunun bilgisine sundu. Önceden belirtelim ki, sadece bizde değil bir çok ülkede para politikası için enflasyon hedeflemesi seçeneği dışındakilerin şansı giderek azalıyor. Başka alternatiflerin kredibilitesi ne yazık ki, bu sistem kadar güçlü değil. Para miktarına ya da döviz kuruna bağlı uygulamalarının sakıncaları daha fazla. Enflasyon hedeflemesine dayalı para politikası, bazı sorunlarına karşı, uygulanan ülkelerde başarılı sonuçlar vermiş. Dün açıklanan ve 2006'dan itibaren uygulanacak sistemle ilgili olumlu ve sorunlu yönlere kısaca temas edelim.
Olumlu yönler * Açık enflasyon hedeflemesinin gelecek üç yılı kapsaması, hem önemli, hem de sistemi rahatlatan bir yaklaşım olduğuna kuşku yok. Üretici, tüketici, yatırımcı ve piyasalar 2006'da yüzde 5, 2007 ve 2008'de yüzde 4 oranındaki enflasyon hedeflerini esas alarak, davranış biçimlerini belirleyecekler. Bu aynı zamanda, açık enflasyon için olmazsa olamaz koşulu niteliğinde bulunan kamu kesimi dengesi sağlamaya yönelik 3 yıllık bütçelerle de paralel bir uygulamayı içeriyor. * Sistem örtük enflasyondan daha şeffaf bir niteliğe kavuşuyor. Para Politikası Kurulu'nun toplantı özetlerinin yayınlanması, faiz kararlarının alınmasında Kurul üyelerinin söz sahibi olması, enflasyon raporlarının süreli ve sürekli yayınlanması şeffaflığa katkı yapacaktır. * Merkez Bankası'nın teknik altyapısını, öngörülere yardım edecek nitelikte modeller geliştirilmesi için hazırlaması da olumlu bir yaklaşımdır. İlişkilerin karmaşık olduğu dünyamızda, ekonometrik modellerin her konuyu çözen ya da geleceğe yönelik tahminlerde çok başarılı sonuçlar veren bir yaklaşım olduğu kanısında değilim. Ancak, enflasyon hedeflemesinde merkez bankalarının kredibilitesine katkı yapan bir araç niteliği de tartışılamaz. Bu nedenle, enflasyon hedeflerini bu tür modellerle destekleyen merkez bankalarının daha inandırıcı olurlar.
Sorunlu noktalar * Merkez Bankası, örtük enflasyon uygulaması sırasında bugüne kadar sürdürdüğü ve de başarı sağladığı nokta hedeflemeden, bant hedefleme sistemine geçmesinin nedenini anlamakta zorlandım. Dünya uygulamalarında bu tür bantlar kullanılmakla beraber, uzun vadede daha belirgin hedefleri göstermek bekleyişleri yönlendirmek açısından daha önemli olduğuna inanıyorum. Bant koyduğunuzda kişiler ve kurumlar bandın niteliğine göre alt ya da üst çizgilere yönelirler. Onları ortaya çekmek zordur. Türkiye'nin geçirdiği deneyimler nedeniyle, bireyler genelde olumsuz ve devlet politikalarına güvensiz bir davranış sergilerler. Açıklanan politikaları başlangıçta şüphe ile karşılarlar. Bu nedenle, enflasyon hedefi için bant koyduğunuzda bekleyişlerini "ne olur ne olmaz" diye bandın üst tarafında yoğunlaştırmaları olasıdır. Bu da hedefin başlangıçta sapmasına neden olabilir. Üç yıldır nokta enflasyon hedefinde sağlanan kredibiliteyi, banda taşımak zaman alacaktır. * Enflasyonist bekleyişlerin bandın üst tarafında oluşmasını engellemek için merkez bankasının iki politika alternatifi mevcuttur. Faizi yüksek tutmak ya da YTL'yi diğer paralara göre değerlendirmek. Bu iki alternatifin de sağlığı tartışılır. * Enflasyon hedeflemesinin yumuşak karnı, hükümet politikalarındaki değişimler ya da popülist politika uygulamaları nedeniyle, kredibilitenin yitirilmesidir. Bu hedefin tutturulmasını zorlaştırır. Beleyişleri ve makro dengeleri etkiler. Hükümet bu noktayı gözden kaçırırsa, enflasyon hedeflemesi sistemi çalışmaz. Dünkü açıklamaların Merkez Bankası'nın nasıl "iyi bir kurum" olduğunu bize bir kere daha gösterdiğinin de altını çizelim.
|