|
|
'Almanağı toplatın' demek yetmez
Ben size dememiş miydim "İşi ehline veriniz, yaptığınız işi iyi biliniz, görüntüyü de sağlam yapınız" diye! Neydi görüntüyü sağlam yapmak? Tabii ki dik durmak ve temsil etmek. Oldu mu? Milli maçtan sonra federasyon ve diğer kurumlar böyle bir tavır sergiledi mi? FIFA'nın almanağına ve şartlı soruşturmaya bakılırsa olmamış gibi gözüküyor. Maç esnasında Türk seyircisinin hiçbir taşkınlığı oldu mu? Hayır. Öyleyse maç sonu futbolcular arasındaki basit itişmeler nedeniyle Türk Milli Takım kafilesinin neredeyse tamamının İsviçre'ye taşınması niye? Garip bir duyguyla kendimizi savunalım derken, bir de 'FIFA'nın bastırdığı kitapçıkta, Türkiye'deki dil skandalıyla' karşılaşıyoruz. Olacak iş değil. FIFA, Türkiye'nin resmi dilini karıştırıyor. Ardından FIFA Genel Sekreteri özür dileyip, hatanın ikinci baskıda düzeltileceğini beyan ediyor. Anladık! Bu dil skandalı ikinci baskıda düzelecek de! Birinci baskı ne olacak? Öyle anlaşılıyor ki " Kürtçe Türkiye'nin resmi dilidir" cümlesini kitaba koydurtan lobi, devletin kurumlarından daha etkili. Federasyon İkinci Başkanı Hasan Doğan, "Özür dilemek yetmez, almanağın toplatılması lazım" diyor. Biz de aynı şeyleri söylüyoruz. Ama "Almanağı toplatın" demek de yetmez. Büyük bir devletin, büyük bir kurumu olmak istiyor musunuz? Toplatın almanağı da görelim! Hodri meydan!
|