kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    20. YILA ÖZEL
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Niye kasıldıklarını şimdi anladım
Niye kasıldıklarını şimdi anladım

Yazdı, denizdi, sonbahardı mevsimler değiştiydi, değişmediydi derken kış geldi çattı kapıya. Pazartesi akşamı yağan karı seyretmek için perdeleri açmış elime bir kadeh kırmızı şarabımı almış güzel bir Ray Charles CD'si dinlerken bir arkadaşım aradı "Çok daraldım, erkek arkadaşımla kavga ettik; seni mutlaka görmem lazım" dedi. "Tabii bacım başımın üstünde yerin var gel buyur" dediysem de onu evde oturmaya ikna edemedim. "Şekerim bana zaten ev bastı seni gelip alıyorum, çıkıcağız" dedi. Neyse karda kışta köyümden yurdumdan uzaklaşmak istemediğim için bana en yakın restoranlardan birine, Papermoon'a gittik .

YAZ MI KIŞ MI?
Ben çekmişim çizmeleri, üzerimizde kabanlar, şapkalar falan iyice kış havasına girmiş, üşümüş zavallı durumda içeri girince kendimi zombi gibi hissettim. Çünkü içerdeki ablalar sanırsınız Bodrum'da. Onlara baktıkça içim biraz daha titredi. Her neyse canım önündeki bir masaya oturduk. Hem sohbet ediyoruz hem de ben bir yandan yağan karı seyrederken bir arabanın farları gözüme girdi. Araba daha kapıya yaklaşırken kapıdaki ağabeylerin hepsi koşturup "Vay! Hoş geldiniz" yaptılar. Sanki başbakan geldi. "Bu ihtişam kime" derken arabadan manken ablalardan biri indi. Ben bu kadar "özenli" bir karşılamadan sonra bunların niye televizyonda böyle kasıla kasıla konuştuklarını daha iyi anladım doğrusu. Hakikaten bir şeye idrak edemiyorum; bu Tuğba Özaylar, Gizem Özdilliler, Şenay Akaylar falan inanın dünya standartlarında manken olabilecek durumda değiller. Eğitim-kültür deseniz gördüğüm kadarıyla malum durumda, sanat-ses falan deseniz, benim dememe gerek yok, siz zaten biliyorsunuz. Peki nedir? Nedir onları bu kadar popüler yapan? İşte Papermoon'da ben bunu gördüm. Kız içeri girince (Tuğba Özay) bütün maganda ağabeyler dipleri düşmüş vaziyette dönüp dönüp bakmaya başladılar. Kadın da geçti bir kız bir erkek arkadaşının oturduğu yere oturdu. Sanırsınız Liz Hurley Papermoon'da. Gerçi birçok top model ya da artist Los Angeles'ta Rodeo Drive'da bir kafeye gittiğinde tanınmamak için koca gözlükler, bir kasket, gayet sade bir jean ve tişörtle mütevazı bir şekilde oturur. Ama olur mu? Bizimkilere böyle bir şey yakışır mı? Onlar çok başarılılar, çok meşhurlar ve çok büyük işlere imza attıkları için öyle kraliçe edasıyla dolaşmak zorundalar. Fakat onları biz bu hale getirdik. Baksanıza günlerdir başka önemli bir şey yokmuş gibi bütün televizyon kanallarındaki haber bültenleri ve gazeteler "Deniz Akkaya gerçekten dövüldü mü? Dövülmedi mi" bunu tartışıyor. İnsan hakikaten dayak yemiş olabilir. Bu çok büyük bir talihsizliktir. Ama aynı insanı bu olaydan sonra yeniden görüyorsanız artık iş talihsizlik olmaktan çıkıp sizin şahsi seçiminiz haline gelir. Deniz kavga ve gürültüden pek rahatsız olmuyor anlaşılan... Çünkü Alican Ulusoy'la beraberken onun yanındaki evde oturan bir arkadaşım kavgalarından sabaha kadar uyuyamıyordu. Her neyse; bize de bu ablalarla yaşamayı öğrenmek düşüyor galiba.

Ayşe Brav

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 İlk kez erkeklere özel mobilya üretildi
 Evde kahve kokusu
 Ayşe BRAV: Kadın dövülmeli mi dövülmemeli mi?
 İclal'le ileri derecede arkadaşız bu ilişkiden çok da...
 Karate öğrendi korkular bitti
 Kadınlar haklarını arıyor
 Özpetek'in son harikası
 Starlar iş yapmadı meydan onlara kaldı
 İş yerinde fark arayanlara
 Dekorasyonda Akdeniz esintisi
 Modern ve şık tasarım
 Yaşam dolu çatal bıçak
 Cuma'nın Dürbünü
 Pirinç'ten sorumlu bakan
 Olmak ya da olmamak
 5 dakikalığına yıldız olanlar
 İstanbul'u kurtarmak için toplanacaklar
 Yaratıcılıkta asla sınır tanımıyoruz
 Cuma'nın Dürbünü
    Yazarlar
    Yaşam
    Ajanda
  » Güncel
    Gezi
Danışıklı dövüş kura
Danışıklı dövüş kura
Sağlık Bakanlığı'nın son kurasında doğu bölgeleri için düşünülen...
Paşaya 'dayak' davası
Paşaya 'dayak' davası
Kırklareli'nde bir erin beyin kanaması sonucu ölümü nedeniyle,...
Profesörlere zorunlu hizmet geliyor...
Onbeş yeni üniversite kurulmasına ilişkin yasa tasarısı komisyonda...
En genç Meclis'te emeklilik paniği
Türk Parlamenterler Birliği, milletvekillerine birer mektup...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.