IMF, Türkiye'de izlenen ekonomik programın son 4 yılda etkileyici sonuçlar verdiğini, üretimin hızla arttığını, enflasyonun bir nesil içinde en düşük düzeye indiğini, kamu borçlarının önemli derecede gerilediğini bildirdi
Stand-by anlaşması çerçevesinde Türkiye'ye gelen ve 12 Nisan'da özel sektör, kamu ve ekonomi çevreleri ile yapılan görüşmelerin ardından hazırlanarak IMF yönetimine sunulan ve 26 Nisan'da onaylanan Türkiye Raporu açıklandı.
Raporda, Türkiye ekonomisinde önemli gelişmelere karşın önemli kırılganlıkların bulunduğu
ifade edilerek, kazanımların sürdürülebilmesi için önemli yapısal reformların yapılması gerektiği ifade edildi.
CARİ AÇIĞA DİKKAT
Kamu borçlarının, gerilemeye karşın hala yüksek olduğu, kısa vadede birtakım riskler yaratabileceği ifade edilen raporda, makro ekonomik koşuların bugün çok güçlü olmasına karşın yüksek cari işlemler açığının kısa vadeli dış borçlara eklenmesinin, ekonomi için önemli bir risk olarak göründüğü belirtildi.
Özel sektör tarafından sağlanan dış borçlar ile güçlü yabancı sermaye girişinin ilave kırılganlıklar yarattığı ifade edilen raporda, özel sektörün bu konudaki talebinin cari işlemler açığının büyümesine yol açtığı, Türkiye'nin dış borcunun yüzde 40'dan fazlasının özel sektörün borcu olduğu kaydedildi.
TÜRKİYE HALA ÇOK DOLARİZE OLMUŞ ÜLKELER ARASINDA
Özel sektör borcunun yüzde 43'ünün kısa vadeli olduğuna dikkat çekilen raporda, enflasyon beklentilerinde önemli gelişmelere karşın Türkiye'nin hala çok dolarize olmuş olan ülkeler arasında yer aldığı belirtildi.
Kurlar ve faizlerdeki gelişmelerin gelecekteki küresel likidite koşullarına bağlı olduğu bildirilen raporda, yerel bankaların kredilerinde devam eden hızlı gelişmelerin mali sektörün istikrarı açısından dikkat edilmesi gerektiği ifade edildi.
Türkiye'nin gelecek birkaç yıl içinde büyük gelire ihtiyaç duyduğu belirtilen raporda, bu çerçevede hükümetin 3 yıllık bir ekonomik program hazırladığı hatırlatıldı.
Programın başarılı bir şekilde yürütüldüğü bildirilen raporda, bu programın, Türkiye ekonomisini Avrupa Birliği ekonomilerine yaklaştıracağı ve Türkiye'nin IMF'nin mali desteğinden başarılı bir şekilde çıkmasına olanak sağlayacağı ifade edildi.
Raporda, mali piyasa koşullarının düzelmeye devam ettiği, güvenin güçlü olduğu da belirtildi.