Sosyal güvenlik reformu gecikirse sancı çekersiniz
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Vorkink, sosyal güvenlik reformunun gecikmeden yapılması gerektiğini söyledi Vorkink'e göre, sosyal güvenlik reformu gecikirse Türkiye'yi, tıpkı Almanya ve Fransa'daki gibi sancılı bir gelecek bekliyor.
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Vorkink, sosyal güvenlik reformunun geciktirilmeden yapılması gerektiğini aksi halde Almanya ve Fransa gibi sancılı bir düzeye geleceğine dikkat çekti Dünya Bankası Türkiye Direktörü Andrew Vorkink, reformun, Türkiye'nin önünde kalan en önemli yapısal dönüşümlerden biri olduğunu söyledi. Vorkink, sosyal güvenlik reformunun, sadece Türkiye ekonomisinin kredibilitesini artırmayacağını, ayrıca finansman dengesini de sağlayacağını vurguladı.
REFORM KABUL GÖRMELİ Vorkink yaptığı değerlendirmede, şunları söyledi: "Türkiye, sosyal güvenlik reformunu geciktirmeden gerçekleştirirse, ileride sıkıntı çekmez, daha az sancılı olur. Örneğin Almanya ve Fransa için sosyal güvenlik reformu daha sancılı bir düzeye geldi. Sosyal güvenlik reformunu herkes istemeli, çünkü, bu açık nedeniyle, Türkiye kaynaklarını gerekli yerlere ayıramıyor. Sosyal güvenlik açığı azaldıkça, Türkiye kaynaklarını, eğitime, sağlığa, sosyal harcamalara ve daha çok vergi indirimine ayırabilecek." Sosyal güvenlik reformunun zor bir reform olduğunu, bir süre ertelenmesinin geniş kesimlerce tartışılmasına imkan vereceğini kaydeden Vorkink, "Hükümet bu reformun çıkartılması gerektiği bilincinde" dedi.
ERKEN EMEKLİLİK BOZDU Türkiye'de eskiden bir dönem erken emeklilik getirildiğini ve bunun sosyal güvenlik dengesini bozduğunu vurgulayan Vorkink, "Türkiye'de, zamanında erken emeklilik imkanı sağlanarak yanlış yapılmış. Bu erken emeklilik nedeniyle, sosyal güvenlik sistemindeki aktif-pasif dengesi bozulmuş" dedi. Yeni sosyal güvenlik sisteminin, ileride emekli olacakları hesaba katan bir fonu bünyesinde bulunduracağını belirten Vorkink, şimdiki sistemde böyle hazır bir fonun bulunmadığını kaydetti. Reformun yapılamaması halinde, sosyal güvenlik açığının artmaya devam edeceğinin altını çizen Vorkink, bu durumun, Maastricht kriterlerini yakalamada başarıyla ilerleyen Türkiye'nin, Maastricht'in makroekonomik kriterlerini yakalama açısından AB sürecini olumsuz etkileyeceğini anlattı.