Kadıköy'den çıkamazlar
Rulet gibi bir Milli Takım'a sahibiz, Oyuncu yapısına göre ya zirve yapıyoruz ya da inişe geçiyoruz. Kilit noktalarda önemli oyuncuların eksikliğini giderecek alternatif oyunculara sahip değiliz. İsviçre karşısında EmreYıldırayHamit gibi oyuncuların olmamasının sıkıntısını fazlasıyla yaşadık. Terim'in 4-5-1 düzenindeki sistemi, çok koşan, mücadele eden, takım halinde hücuma çabuk çıkan, pres yapan, savunmaya hızlı dönen genç ve gösterişsiz İsviçre karşısında tutmadı. Emre ve Yıldıray gibi top çalan, rakibi çalımla geçebilen, rakip kaleye dikine gitme özelliği olan ve hücuma derinlik kazandıran oyuncuların eksikliğini Hüseyin ve Selçuk'la dolduramadık. Orta alanda İsviçre'nin alanları daraltması yüzünden topu kullanamadık, ayağa pas organizasyonunda isabeti yakalayamadık.
RAKİP ATAKLARI KESEMEDİK Önde hücum pres yapamadığımız ve orta alanda kalabalıklaşamadığımız için İsviçre'nin üzerimize hızlı ve kolay gelmesini önleyemedik. Zor kazandığımız topları ayağımızda tutamadık. İsviçreli oyuncuların fizik gücüne karşılık vermekte zorlandık. Nihat ve Tuncay içeri girdikleri için kanatlardan hücum edemiyorduk ama İsviçre'nin kanat hücumları karşısında çizgide oynayan savunmamız ecel terleri döküyordu. Hücumda Hakan Şükür çok etkisizdi, Oyun kurucumuz Tümer'di ama Hüseyin ve Selçuk'la ona yardımcı olamadık. İlk yarıyı çalışılmış bir ölü top organizasyonunda Senderos'un kafa golüyle 1-0 yenik kapadık. Grup maçlarında Milli Takım hiç bu kadar rakiplerine pozisyon vermemişti. İkinci yarı Nihat'ın yerine Okan'ı alarak topu kullanacak oyuncu sayısını arttırdık ve orta alanı daha kalabalık hale getirdik. Oyun kimliğimize de kişilik ve cesaret aşıladık. Hücuma az da olsa kanatlardan çıkmaya başladık. Ancak rakibin kanat hücumlarına önlem alamadık. İsviçre kafa olarak bizden daha iyi hazırlanmıştı. Milli Takım'da oyun disiplini ve yardımlaşma yoktu. Savunma güvenliğini arttırıp skoru 1-0'a bağlamamız gerekirken taktik hatası yapıp kontrolsüz hücum etmenin bedelini ikinci golü yiyerek ödedik.
MICHEL PENALTIMIZI VERMEDİ Penaltımızın verilmediği maçı daha farklı kaybedebilirdik. Şimdi İstanbul'da ne olur? Kadıköy'de seyirciyle önce boğarız, Emre ve Yıldıray'ın katılımıyla biz bu İsviçre'yi rahat yeneriz. Çünkü İsviçre sadece koşan ama yaratıcılığı olmayan bir takım. Yeter ki Bern'de tacizlerle sinirlerimizi yıpratan İsviçre'nin tuzağına düşmeyelim. Tahriklere kapılmayalım. Çünkü İsviçreli oyuncular bizim psikolojimizi bozmak için her türlü futbol hilelerine başvuracaklardır buna hazırlıklı olalım. Düşüncelerimizde kine, nefrete ve öfkeye dayalı hamlelere başvurmayalım.
|