|
|
|
|
|
Kanundaki kelimeler basit olmak zorunda
|
|
Borçlar Hukuku Kanunu'nda eski kelimeler yerine yenilerini önerdik Başbakanlık'tan red cevabı geldi. Yani yine "temerrüt" diyeceğiz.
* "Hukuk herkes içindir herkes kanunları anlamalı" diye bir cümleniz var. Evet. Özellikle Medeni Kanun ve Borçlar Hukuku doğrudan doğruya insan yaşamıyla ilgilidir. Yani bu kanunlardan kurtulma şansınız yoktur ölene kadar pişinizdedir. Dolayısıyla iyi bilmeniz gerekir. Yeni Medeni Kanun eskisinden çok daha anlaşılır hale geldi. Ben isterdim ki daha da Türkçeleştirilsin.
* Siz Borçlar Hukuku Kanunu üzerinde çalışıyorsunuz değil mi? Ben de ekipteyim. Çalışıyoruz, 9 yıl oldu. Fakat Türkçeleşme işi orada yarım kaldı.
Bugün öğrendiğime göre önerdiğimiz hiçbir kelime kabul edilmemiş. Örneğin "temerrüt" yerine "direnim" demiştik. Yargıtay zaten "direnim" diyor. "Muvazza, danışıklı", "İcazet" kelimesinin yerine ise "olumlu" kullanılsın diye önerdik. Başbakanlık kabul etmemiş. Yani eski kelimeler olsun diyorlar.
* Neden? Bilmiyorum. Hani "Hukukun dili böyle kalsın" diye bir anlayış. Bu biraz da ilaçların prospektüsüne benziyor. Hadi ben Fransızca bildiğim için Latin kökenli kelimeleri çözebiliyorum, vatandaş ne yapsın. Nasıl anlasın ilacın içeriğini? Kanun da biraz böyle. Üzülerek söylüyorum asıl genç öğretim üyeleri yenileşmeye karşı. Hukuk dili diye bir şey olmaz. Hukuk dili yaşam dilidir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|