Bizim 36 katlı gökdelenin öyküsü...

Merkez Bankası'nda 1996 yılı başında göreve başladığımda, gündemdeki idari konulardan birisi de Levent'te daha önceleri satın alınmış, İETT garajının çaprazındaki arsanın nasıl kullanılacağıydı.
Dünya genelindeki uygulamalara göre, merkez bankalarının idare merkezi, ülkenin finans hareketlerinin en fazla olduğu şehirde bulunuyordu. Piyasaları daha yakından takip edebilmek ve onlarla daha sıkı diyalog kurabilmek için bu yöntem benimsenmişti. Bu durumda, merkez bankalarının hükümetle ilişkileri de daha sağlıklı oluyordu. Ben de bu noktadan hareketle, olaya yaklaştım. Günün birinde Merkez Bankası'nın Türkiye'nin finans merkezi olan İstanbul'a taşınması fikri bana da cazip geldi. Levent'te temel kazı ruhsatı için izin alınmış arsanın projesinin buna göre çizilmesini istedim.

36 katlı gökdelen
Proje tarif edildi, ihale açıldı, kazanan onaylandı. Mimari açıdan dört dörtlük bir projeydi. Buna göre üç ayrı bina olacaktı. Birincisi, 36 katlı ve elips şeklinde bir gökdelen, diğeri ikisi ise 8 ve 10'ar katlı binalardı. 36 katlı gökdelenin İstanbul'a yakışacak bir "finans merkezi" şeklinde işlev görmesinin yararlı olacağını düşündük. Diğer ikisi ise bize yetecekti.
Ancak, işler beklendiği gibi gitmedi. Önce üst yapı ruhsatı almak için müracaat ettiğimiz İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde sorunlar çıktı. O tarihlerde, Büyükşehir Belediye Başkanı olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaret edip sorunları anlattım. Yardımcı olacağını ve gerekeni yapacağını söyledi. Nitekim, 6 ay içinde sorunlar çözüldü.
İşlerin bununla bitmediğini sonradan anladık. Önce, Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan, binaların İstanbul'un siluetini bozup bozmayacağı konusunda görüş alınması gerektiği söylendi. Oradan olumlu yanıt aldık.
Sonra, iş Beşiktaş Belediyesi'ne havale edildi. İki yılı aşkın bu belediye ve başkanı ile uğraştık. Sonunda izinler çıktı. Arkadaşlar, almak için 3 yıla yakın uğraş verdiğimiz üst yapı ruhsatını, görevimden ayrılacağım gün masama getirdiler, önüme koydular.

Projede değişiklik
Bu süre zarfında projede de değişiklik yapılması zorunluluğu ortaya çıktı. Beşiktaş Belediyesi ile sorunları çözmeye çalışırken, arkadaşlar bir gün, Genel Kurmay'dan alınan bir yazı ile odama geldiler. Yazıda, inşaat yapılacak yerin füze atış menzilinde bulunması nedeniyle 36 katlı binanın yapımının sakıncalı olduğu belirtiliyordu."O bölgede benzer yapıların bulunduğunu hatırlatarak, bu bize düpedüz haksızlık oluyor" dedik. "O binalar daha önce inşa edilmiş yapılar, bir şey yapamayız" şeklinde yanıt aldık.
Sonunda, projeyi değiştirerek sorunları çözdük. 36 katlı gökdeleni, yanılmıyorsam 24 kata indirdik. Buna göre üst yapı ruhsatını alabildik.
Dubai International tarafından yaptırılacağı duyurulan 94 ve 70 katlı gökdelenlerle ilgili haberleri okuyunca, bunları anımsadım. Ancak, aklıma iki soru takıldı.
1. Bir devlet kurumu olan T.C. Merkez Bankası inşaat ruhsatını 3 yılı aşkın zamanda alabilirken, Dubai Towers İstanbul gökdelenlerine verilecek yapım izni için geçecek süre ne olacaktı?
2. Füze menzili gerekçesi bu binalar için tekrar gündeme gelecek miydi? Bekleyip göreceğiz.