Haydi kızlar okula...
Ankara'nın göbeği. Adamın biri güpegündüz geliyor ilkokula... "Ben UNICEF'ten geldim" diyor, "Yardım yapacağımız çocukları okulun karşısındaki parkta bekliyorum, hemen gönderin..." Okul yetkilisi, "sen kimsin kardeşim" bile demeden, sınıfları dolaşıyor, çocukları seçiyor ve "Yeşil kartınızı getirin hemen" diyor.
Hepsi gariban ailelerin çocukları. Yaşları 10 ile 13 arası...
Hemen fırlıyor çocuklar... Evlerine gidip, yeşil kartlarını alıyorlar. Anne babalar da okul yetkilisi gibi... "Kim bu adam, sizi nereye götürecek?" diye sormuyorlar. Çocuklar, parka geliyor... Adamla buluşuyor.
O sırada başka velilerin haberi oluyor... Parka gelip, "biz de yardım alabilir miyiz?" diye soruyorlar. Adam, "yeşil kartı olmayan alamaz" diyor. Bazı veliler, "biz de fakiriz" diyor. Bunun üzerine, topluca Muhtar'a gidiliyor. Muhtar, "sen kimsin birader" diye sormadan, yeşil kartlı çocukların listesini veriyor. Adam, yeşil kartlı çocukları alıyor, gidiyor... Ailelere, "siz gelmeyin, servise sığmayız" diyor. Aileler, "servis aracı nerede, nereye gideceksiniz?" demiyor, "peki" diyor.
Başlıyorlar yürümeye. Adam önde, çocuklar arkada. Birkaç mahalle ötede, "güzel konuşan bir kız ve bir erkek kalsın, diğerleri dönsün. Ben dönenlerin parasını okula göndereceğim" diyor. Bir kız bir erkek kalıyor, diğerleri dönüyor... Biraz daha yürüdükten sonra, adam erkek çocuğuna, " Sen de git, ben sana sonra yardım yapacağım" diyor. Erkek çocuğu da gidiyor. Küçük kız, adamla başbaşa kalıyor...
Ve dün... 13 gündür kayıp olan o kız çocuğu, polis baskınıyla bir evde bulunuyor. Okula, ailelere, muhtara "Ben UNICEF'ten geliyorum" diyen adam yakalanıyor. Allah'tan kız çocuğu sağ. Adam ise, sapık... Polis hemen siciline bakıyor, daha önce de, Ankara'nın bir başka okuluna musallat olduğu, o dönemde yakalanamadığı anlaşılıyor.
Bu, işin polisiye tarafı... Bir de öbür tarafı var.
UNICEF kime yardım eder? Yöneticileri sorumsuz, aileleri cahil, yoksul, zavallı ülkelere... Bize bunun için yardım ediyor. "Haydi Kızlar Okula" kampanyasının sebebi bu. Yukarıdaki acı örnekte de görüldüğü gibi, sorumsuzluk var, cehalet var, yoksulluk var, zavallılık var... Üstüne, UNICEF yok, UNICEF adını kullanan sapık var...
Pekiiii... Bu talihsiz kız çocuğunun gittiği okulun "bir numaralı" sorumlusu kim? Milli Eğitim Bakanı. Neredeydi Milli Eğitim Bakanı dün bunlar olurken? Pakistan'da... Neden? Zavallı Pakistanlı çocuklara yardım etmek için...
|