Kıbrıs...
Gazetelerin "Kıbrıs baskısı" vardır. İlk önce o basılır. Çünkü Kıbrıs'a giden uçak akşam erken saatte kalkıyor... Basılan gazeteleri Kıbrıs uçağına yetiştirdin yetiştirdin... Yetiştiremezsen, ertesi sabah Kuzey Kıbrıs'ta Türk gazeteleri olmaz. Ancak öğleden sonra okurlar...
Çok önemli bir gelişme olursa, Kıbrıs baskısı iptal edilir. Çünkü çok önemli gelişmenin son halini Türkiye kalıbına manşet yapmadan, Kıbrıs için baskı yapmanın alemi yoktur... Türkiye okuru önceliklidir doğal olarak.
Dün böyle bir gündü. Lüksemburg-Ankara hattında işler karışınca, Kıbrıs baskıları iptal edildi.
Bunu şunun için yazıyorum... 70 milyon Türk'ün kaderi, "imtiyazlı ortaklık" engeli aşıldıktan sonra, "son dakika"ya kadar Kıbrıs için kilitlendi dün. "Rum'u tanı..." Türk Hükümeti, "karşı taraf pes edinceye" kadar bir avuç Kıbrıs Türkü'nün arkasında durdu... Zamanında, o bir avuç Kıbrıs Türkü'nün yaşam hakkı için savaştığı gibi...
Doğrusu da budur. Kıbrıs baskıları iptal edildiği için, Kıbrıs Türkü bu "doğru"yu sabah erkenden okuyamayacak bugün. Ve ben merak ediyorum... O bir avuç Kıbrıs Türkü bizi bu kadar düşünüyor mu acaba? Mesela, Rumlar tarafından katledilen analarını babalarını unutup "Türkiye yakamızdan düşsün" diye miting yapanlar ne düşünüyor bugün?
|